16. Asır Şairlerinden Sûzî'nin Mûr-Nâme’si
Authors : Isa Akpinar, Muzaffer Kiliç
Pages : 217-245
Doi:10.46250/kulturder.1248152
View : 11 | Download : 10
Publication Date : 2023-03-10
Article Type : Research
Abstract :Süleymânnâme, Hz. Süleymân etrafında anlatılan hikâyelerin genel ismidir. Zamanla bir tür özelliği kazanan Süleymânnâmeler, ekseriyetle fabl niteliği taşımaktadır. XVI. asır şairlerinden Sûzî’nin kaleme aldığı Mûr-nâme de bu türde kaleme alınmış bir eserdir. Tezkire ve diğer biyografik nitelikli kaynaklarda ismine tesadüf edilmeyen Sûzî’nin hüviyeti, şimdiki bilgilerimize göre meçhuldür. Bilinen tek yazması Berlin Devlet Kütüphanesi (Staatsbibliothek zu Berlin) Ms. Orient Quart 1746 numarada yer alan Mûr-nâme, 254 beyitten müteşekkil bir mesnevidir. Bu eser 953/1546-47 yılında, dönemin hükümdarı Kanunî Sultan Süleymân’a sunulmak üzere kaleme alınmıştır. Klasik mesnevi tertibine uygun olarak mukaddime, hikâye ve hatimeden oluşmaktadır. Mûr-nâme’de; yuvası dağıtılıp yavruları öldürülen Güvercin’in Kirpi’yi Hz. Süleymân’a şikâyetiyle başlayan, diğer hayvanların dâhil olmasıyla gelişen bir hikâye anlatılır. Esere ismini veren karınca (mûr), bilge bir kahraman olarak meseleyi çözüme kavuşturur. Hikemî bir muhtevaya sahip olan mesnevi, pendname türünün hususiyetlerini de taşımaktadır. Makalenin girişinde, Süleymânnâme türü ve literatürü hakkında kısaca bilgi verilmiştir. Birinci bölümde Mûr-nâme tanıtılarak eserin şairi Sûzî’nin hüviyetiyle ilgili değerlendirmelerde bulunulmuştur. Daha sonra; mesnevinin şekil, dil ve tertip hususiyetleri üzerinde durularak hikâyenin geniş bir özeti verilmiştir. Devamında ise hikâye, temsilî anlatım bağlamında tahlil edilmiştir. Makalenin ikinci bölümünde ise Mur-nâme’nin metni Latinize edilmiştir.Keywords : Süleymânnâme, Sûzî, 16. yüzyıl, mesnevi, fabl