BİR BİLİNÇ BÖLÜNMESİNİN ROMANI: HALFETİ’NİN SİYAH GÜLÜ
Authors : Kadriye Keskin
Pages : 182-202
Doi:10.31465/eeder.861868
View : 30 | Download : 14
Publication Date : 2021-03-31
Article Type : Research
Abstract :Nazlı Eray’ın Ankara, Mardin, İzmir üçgeninde geçen Halfeti’nin Siyah Gülü adlı romanı esrarengiz bir mektup üzerine kurgulanır. Romanda zaman-mekan- insan algısı gerçekliğin eğilip bükülmesiyle yeni bir form kazanır. Üç şehrin üç ayrı kurguyla açımlanması ben anlatıcının bir bilinç bölünmesi yaşadığının göstergesidir. Ben anlatıcı bir rüyadan seslenir gibi masalsı bir üslupla başından geçenleri anlatır. Anlatım gücünü iç içe hikâye tekniğinden alır; ancak romanın sonlarına doğru varılan bilinç bütünlüğüne kadar anlatım üç kanaldan sağlanır. Ben anlatıcının bilinç bölünmesi yaşıyor olması bilinç akışı, iç monolog yöntemlerinin yoğun olarak kullanılmasına zemin hazırlamıştır. Öte yandan ben anlatıcının kendine ve yaşadıklarına yabancılaşması beraberinde okurun da metne yabancılaşmasını sağlamıştır. Yaşadıklarından emin olamayan bir rüyanın içinde olduğu zannına sık sık kapılan ben-anlatıcı senkronik zamanlardan senkronik mekanlara hızlı geçişleriyle adeta bir miti yaşar. Zamanın ve mekanın parelelinde her geçiş bir leit-motifle sağlamlaştırılır. Büyülü gerçekçiliğin güçlü kalemlerinden olan Nazlı Eray, Halfeti’nin Siyah Gülü’nde Doğu’dan Batı’ya uzanan geniş bir yelpazede insan-mekan-zaman algısını kırmış, çizgiselliğin, olağanın, alışagelenin dışında bir dünyanın kapılarını aralamıştır. İspanyol yönetmen Buñuel’le Pers Kralı Darius’u aynı karede buluşturması bu doğrultudadır. Ben anlatıcı bilinç bölünmesi yaşadığı için romanda farklı tekniklerin de kullanılmasını zorunlu kılmıştır. Olağanüstünün, rüyanın, fantastiğin yoğun olarak kullanıldığı Halfeti’nin Siyah Gülü, büyü ile başlar, büyü bozumu girişimi ile sonlanır.Keywords : büyülü gerçekçilik, , yabancılaşma, bilinç bölünmesi