Şiirin Mistik Dünyası
Authors : Mehmet Alparslan Akinci, Yakup Çelik
Pages : 106-116
Doi:10.31465/eeder.540563
View : 36 | Download : 14
Publication Date : 2019-03-27
Article Type : Other
Abstract : ÖZET Mistik şiirin dünyasının sınırlarını belirlemeye çalışırken mistik olanı şiirden ayırma güçlüğüyle yüz yüze gelebiliyoruz. Sanat ve özelde şiir, diğer kültür değerlerinin yanında nitelik bakımından mistik ögelerle iç içe değil midir zaten? Bu konuya değinme biçimimiz, sorunu kavrayışımızı belirleyen çeşitli unsurlar ve mevcut tanımların subjektif içeriği, incelemenin ne tarafa çekilirse o tarafa gidebilir olmasını doğuruyor. Bu nedenle olsa gerek poetika yazarları ve eleştiri kuramcıları nesnellik adına bu sorunla yüzleşmekten hep kaçınmıştır. Fakat yine de şiirin, onu ortaya çıkaran koşullar itibarıyla son derece gizemli bir var oluş biçimini imlediği gerçeği dikkatten kaçmıyor. Buna "mistik duyuş” adını vermek bir kolaycılıktan daha çok, mistik duyuş dediğimiz şeyin bir şairin deneyimlemiş olduğu şiirsel yaşantılarla bire bir özdeşlik göstermesinden ileri geliyor. Bu yalnızca bir benzerlik midir, yoksa her iki durumun da aynı kaynağa ait olduğunu kanıtlayan bir gerçekliğin iki ayrı yüzünü gösteren yüzeysel bir ayrımdan mı ibarettir? Bu çalışma şiirin arkasındaki sisler içindeki dünya ile mistik duyuşun temel itkilerini ortaya çıkaran dünyanın aynı yer olduğunu savunuyor. Aradaki tek fark yaşantı ile o yaşantıyı sözcüklere döken şairin söyleyiş yetkinliği olarak görülmelidir. Anahtar Sözcükler: Şiir, Mistik Şiir, Poetika, Mistik Duyuş ABSTRACT While trying to determine the boundaries for the world of mystic poetry, we might face the difficulty to separate the mystic from poetry. Doesn’t art, and poetry in particular, qualitatively commune with mystic elements along with other cultural values? The way we deal with this issue, various factors shaping our comprehension of the problem, and the subjective content of the current definitions bring about a situation in which the investigation might go wherever wanted. It is probably for this reason that poetic authors and critical theorists have always abstained from facing this issue in terms of objectivity. But, still and all, the fact that poetry implies a highly mysterious existential form with regard to the conditions revealing it does not escape from attention. To call it as ‘mystic sense’ arises from the exact resemblance of what we call mystic sense with poetical experiences that a poet tries, rather than a shortcut. Is this just a similarity or just a superficial difference revealing the two different faces of a reality proving that both situations belong to same source? This study defends that the misty world behind poetry and the world that unveils the basic urges of mystic sense are the same place. The only distinction between should be consider as the experience and the uttering competence of the poet who verbalises that experience. Keywords: Poetry, Mystic Poetry, Poetics, Mystic SenseKeywords : Şiir, Mistik Şiir, Poetika, Mistik Duyuş