BİKÂÎ'NİN RUH GÖRÜŞÜ
Authors : Arif Aytekin
Pages : 66-79
View : 11 | Download : 20
Publication Date : 2018-12-25
Article Type : Research
Abstract :Ruh, eşyanın ve özellikle insanın varlığına hayat veren bir cevherdir. İnsan, kendi varlığını ruh sayesinde kavramaktadır. Ruh da diğer cisimler gibi muhdestir/ sonradan olmadır. Fakat ruhun var olması bedenin var oluşundan öncedir. Bu demektir ki önce yaratılan ruh, içine gireceği cesedi beklemekteydi. Ruhun beklediği yer ise melekût âlemi olmalıdır. Sırası gelen ruh, melek vasıtasıyla ana rahmindeyken beden haline dönüşen ceninin içine bırakılır. Bedenle buluşan ruh, gül kokusunun güle sirayet etmesi gibi bene sirayet eder. Bedenin ölüm vakti gelince yine melek tarafından alınan ruh, melekût âlemine geri döner. Kıyamet günü bedenle tekrar buluşuncaya kadar burada bekler. Ancak beden için berzah âlemi denen bu ara dönemde ruh bedeni zaman zaman ziyaret eder. Bu esnada ruh, kabir azabına duçar olduğu gibi, cennet nimetlerini de tadabilir. İşte insan hayatı için hem dünyada hem de âhirette hayatın esasını oluşturan ruh hakkında felsefeciler, kelamcılar ve tasavvufçular, çeşitli inanç ve düşünceler geliştirmiştir. Bu düşünürlerden birsi da Bikaî’dir. Bikaî, ruh konusunda İbn Kayyim el-Cevziyy’yi esas alsa da kendi görüşlerini açıkladığı için değerlendirmeye alınmıştır.Keywords : Bikaî, ruh, kabir, diriliş, Descartes