- Dinbilimleri Akademik Araştırma Dergisi
- Cilt: 24 Sayı: 2
- ʿAhd-İ Mīsāḳ’tan Bāde-İ Elest’e (Tarihçe Ve İstişhâd)
ʿAhd-İ Mīsāḳ’tan Bāde-İ Elest’e (Tarihçe Ve İstişhâd)
Authors : Kenan Mermer
Pages : 339-366
Doi:10.33415/daad.1478638
View : 285 | Download : 129
Publication Date : 2024-09-30
Article Type : Research
Abstract :Tasavvuf edebiyatı, tekke edebiyatı, dinî edebiyat, tasavvufi halk edebiyatı gibi isimlendirmelerin tamamı, esas itibarıyla tek bir mihverin etrafında dönen edebî birikimi, birtakım cüz’î hususiyetlere göre bölmek ve yekpare akan tarihsel gerçekliği sun’î bir biçimde tasnif etmek şeklinde yorumlanabilir. Mihver dediğimiz şey, sufinin ya da şairin, inandığı ilkeleri, kendi iç dünyasında tartıp onlar hakkında derinleşmesiyle şekillenir. Böylece yüksek hakikatle, mutlak biricikle (Ehad/Hüve) yeni ve kopmaz bir rabıta kuran şahsiyetler, inandıkları şey hakkında yorum yapmaya başlar. Bu bakımdan kullanım oranı yüksek kavramlar/terkipler, topluma etkisi ve Sünnî tasavvufun inşası bakımından daha kıymetlidirler. Zira onlar mayalayıcı ve dönüştürücü bir güce sahiptirler. Tasavvuf edebiyatına yön ve şekil veren Nûr-ı Muhammedî, Bezm-i Elest ve Hubbullâh gibi temel motiflerin zamansal aidiyetleri, gelenek tarafından ezeliyetle ilişkilendirilmiştir. Araştırmamızda öncelikle ‘ahd-i mīsāḳ kavramının mensur ve manzum metinlerde bir mazmûn olarak yazınsal alana çıkışı mümkün mertebe tarihsel kazısı yapılarak ortaya konulmuş, ardından edebiyat sahasındaki kullanımı, değişimi, yeni varyantları (şarâb-ı elest, meyhâne-i elest, mest-i elest vd.) kronolojik olarak takip edilmiştir.Keywords : Türk İslam Edebiyatı, Bezm-i elest, Ahd-i mîsâk, Elestü bi-Rabbiküm, Kâlû Belâ