- Çeşm-i Cihan: Tarih Kültür ve Sanat Araştırmaları Dergisi E-Dergisi
- Vol: 8 Issue: 1
- KUTSAL SANAT SÖYLEMİNİ MESCİD-İ NEBEVİ ÜZERİNDEN YENİDEN DÜŞÜNMEK
KUTSAL SANAT SÖYLEMİNİ MESCİD-İ NEBEVİ ÜZERİNDEN YENİDEN DÜŞÜNMEK
Authors : Murat Aksoy
Pages : 58-81
Doi:10.30804/cesmicihan.912767
View : 17 | Download : 8
Publication Date : 2021-06-27
Article Type : Review
Abstract :Din hemen her toplum ve medeniyetin sanatsal düşünce ve faaliyetlerini hem geçmişte hem de günümüzde etkilemiştir ve etkilemektedir. Din, sanatı her ne kadar etkilemiş olsa da tarihte meydana gelmiş her sanatsal yaratımın tek belirleyicisi din olmamıştır. İslam sanatının ortaya çıkışından Müslüman sanatçının sanat/ sanat eseri karşısında tavır alışına kadar birçok konu çeşitli ekoller veya ilim adamları tarafından doğrudan dinle ilişkilendirilmiş fakat birçok tarihi, ekonomik veya siyasal arka plan görmezden gelinmiştir. "Kutsal sanat” kavramı 20. yüzyılın başlarından itibaren hararetli bir şekilde konuşulan kavramsallaştırmalardan biridir. Kavram hem İslam hem de sanat tarihi anlamında sorunlu görünmektedir. Bunun birinci nedeni İslam’ın kutsalı tanımlama şekli, ikincisi ise İslami sanatların içinde geliştiği dini, sosyo-politik ve kültürel unsurların "kutsal” kavramı ile birlikte okunmasının zorluğudur. İslam’ın kutsal anlayışı diğer inanışlarda olduğu gibi aynı kesinlikte kutsal sanatın varlığından söz etmeyi tartışmalı hale getirmektedir. İslam açısından neyin kutsal olduğu ayetlerle sabittir. İslam’ın bir kutsal sanatı varsa bunun ortaya çıkacağı ilk yer Medine’deki Mescid-i Nebevi olmak durumundadır çünkü bu mescit bizzat İslam peygamberi tarafından yapılmıştır. Başta gelenekselci ekol mensupları olmak üzere İslami sanatlar üzerine yazan birçok yazar "kutsal sanat” söylemlerini Mescid-i Nebevi üzerinden değil de ondan sonra ortaya çıkan mimari yapılar üzerinden temellendirmeye çalışmışlardır. Mescid-i Nebevî'nin mimari özelliklerinin yanı sıra Kur’an ayetlerine ve hadis rivayetlere baktığımızda, yapım sürecinde Peygamber’e kutsal bir rehberlik edildiğine dair hiçbir bilgi yoktur. Mescidin inşa şeklinin zamanın Medine’sindeki yapı bilgilerine ve kültürüne dayandığı görülmektedir. Hatta Kuran için kutsal olarak görülen Kâbe’nin bile Mescid-i Nebevi’nin mimari formunun şekillenmesinde bir rolü yoktur. Mescid-i Nebevi’nin yapım süreci ve Peygamberin vefatına kadar burada mimari anlamada meydana gelen değişiklikler ve olaylar başta İslami mimari olmak üzere İslami sanatlar için "kutsal sanat” nitelemesinin yapılamayacağını bize açık bir şekilde göstermektedir.Keywords : Kutsal Sanat, Gelenekselci Ekol, Mescid-i Nebevi