TÜRK DEVLET GELENEĞİNDE ASKERÎ MÜZİK VE ASKERÎ MÜZİK EĞİTİMİ
Authors : Erkut Çağlak, Sevil Filiz
Pages : 29-56
View : 15 | Download : 11
Publication Date : 2018-07-04
Article Type : Other
Abstract :Türk devlet geleneğinde askerî müziğin izleri, M.Ö. 209 yılında Hun İmparatorluğunun kurulmasıyla ortaya çıkmıştır. Boru, kös, davul, zil, bayrak ve sancaklardan oluşan ‘Tuğ Takımları’na daha sonra zurna ve nakkare çalgısı da eklenmiştir. Tuğ takımları, devletin egemenlik sembolü olmasının yanı sıra, savaşlarda askerleri cesaretlendirmek ve düşmanı ürkütmek amacıyla oluşturulmuştur. Türklerin 10. yüzyılda İslamiyet’i benimsemesinin ardından ‘Tabıl Takımı’ olarak adlandırılan askerî müzik toplulukları, o dönemde günün belirli vakitlerinde Nevbet vurma denilen dinletiler sunmaya da başlamıştır. Selçuklu sultanının, 1289 tarihinde Osman Bey’e bir tabıl takımı göndermesiyle, askerî müzik geleneği Osmanlı dönemine taşınmıştır. Zaman içinde ‘Mehter’ adını alan bu takımlar, 17. ve 18. yüzyıllarda Avrupa müziğini etkilemiş ve Avrupa’da mehtere benzeyen bandolar kurulmaya başlanmıştır. 19.yüzylda bu etki tersine dönmüş ve birçok alanda Avrupa’yı model alan Osmanlı’da, 1826 yılında Yeniçeri Ocağı ile birlikte Mehterhane de kapatılarak yerine ‘Bando’ kurulmuştur. Mızıka-i Hümayun adıyla kurulan ilk bando, kısa sürede gelişmiş ve yeni bandolar kurulmaya başlamıştır. Bandolar bir yandan askerî müzik icra ederken, bir yandan da müzisyen yetiştiren birer okul haline gelmiştir. 1930’dan itibaren sistemli bir şekilde eğitim verilen bando okulları açılmaya ve gelişmeye başlamıştır. Günümüzde halen üniversite düzeyinde askerî bando müziği eğitimi verilmeye devam edilmekte ve burada yetiştirilen müzisyenlerden oluşan bandolar yurdun dört bir yanında askerlerin ve halkın moralini en üst seviyede tutmak için görev yapmaktadır.Keywords : Bando, Mehter, Askeri Müzik, Mızıka