المُعَرَّبُ في القرآنِ الكَريمِ مِن اللغة التُّركِيَّة
Authors : Afify Ramadan Afify Ahmed, Mostafa Abdelhady Abdelsatar Mohamed
Pages : 113-169
View : 18 | Download : 11
Publication Date : 2019-12-30
Article Type : Research
Abstract :Arap Dilinde ve özellikle de Kur’an-ı Kerim’de (sonradan arapçalaşmış) yabancı kelimelerin bulunup bulunmadığı meselesi, ilmî gelişmelerinin ilk dönemlerinden itibaren dilciler, nahivciler ve müfessirleri meşgul eden ve dil görüşleri üzerinde büyük etkisi olan önemli konulardan birisidir. Lügat âlimleri; acem lafızları kabul edenler, reddedenler ve ikisi arasında orta yolu takip edenler şeklinde ayrılırlar. Cahiliye Döneminde Araplar, komşuluktan kaynaklı pek çok milletle güçlü bir iletişime sahiplerdi ve dilleri ise bu komşuluğu yansıtmaktadır. Cahiliye Döneminde Araplarla ve Arapçayla irtibatı olan milletlerden birisi ise, İslamiyet’ten önce ve sonra Orta Asya’da büyük bir coğrafyaya sahip olan Türklerdir. Cahiliye Dönemi şiirleri ve Türk lafzı geçen hadis-i şerifler, Arapların erken dönemde Türklerle bağlantısını ortaya koymaktadır. Bu sebeple Kur’an-ı Kerim’in, Türk dillerini ebedileştirmesi ve onlarla Araplar arasındaki ilişki ve alakayı göstermesini tabii karşılıyoruz. Çalışmada açıklanacağı üzere Kurân-ı Kerîm, Türklerin ğassâk, Ye’cüc, Me’cüc, ekvâb, tennûr gibi lafızlarını iki kapağı arasında zikretmektedir. Az olsa bile Kur’an-ı Kerim’deki söz konusu bu kelimeler, Türklerle Araplar arasındaki irtibatı göstermeye yeter. Bu durum, aynı zamanda bizleri bu sahada araştırmaya sevk etmektedir. Bu alanla ilgilenmek, Kurân’dan ziyade Cahiliye dönemi başta olmak üzere dili bütün boyutlarıyla araştırmak anlamına gelir. bilakis tüm dil üzerinde, özellikle Cahiliye Dönemi üzerinde çalışmaktır. Nitekim elinizdeki bu çalışma, Araplarla Türkler arasındaki irtibatın zannedildiği gibi İslamiyet’ten sonra başlamayıp İslam öncesine dayandığını ortaya koymayı amaçlamaktadır.Keywords : Muarreb, Dahîl, A‘cemî, Ekvâb, Tennûr Gassâk, Ye‘cûc-Me‘cûc