Locke ve Rousseau’nun İnsan Doğası ve Toplum Düşüncesi
Authors : Olkan Senemoğlu
Pages : 187-222
View : 16 | Download : 13
Publication Date : 2017-07-30
Article Type : Research
Abstract :u çalışma John Locke ve Jean Jacques Rousseau’nun insan doğası ve toplum anlayışına odaklanmaktadır. Sadece "insan doğası” ve "toplum” anlayışı ele alındığı için iki düşünürün düşüncesinde yer alan başka konular çalışmanın dışında tutulmuştur. Bu iki düşünürün insan doğası ve toplum anlayışlarından hareketle nasıl bir yönetim düşündüklerine ulaşmak bu makalenin temel hedefidir. Bu anlamda, bu iki filozofun insan doğası ve toplum anlayışlarının karşılaştırılması, onların sistemlerinin de anlaşılmasına olanak sunacaktır. John Locke insan doğasının eğitimle biçimlenebileceğini kabul eder, ama insanın özünün eğitim yoluyla tümüyle değişebileceğini düşünmez. İnsanlar tek başlarına yaşamaktansa topluluk halinde yaşamak gibi bir eğilime Tanrı’nın onları öyle yaratmasından dolayı sahiptirler. Diğer taraftan toplum içinde yaşamak insanın, yaşamını ve mülkiyetini saldırılardan korumasını sağlamaktadır. Devlet insanın yaşamını, mülkiyetini ve özgürlüğünü korumak için ortaya çıkar. Rousseau ise insanın herhangi bir doğal veya tanrısal özle topluluk içinde yaşaması gerektiğini düşünmez. Aksine insanın toplum içinde yaşamak için öncelikle belirli ihtiyaçlara sahip olduğunu düşünür. Rousseau’ya göre insan toplum içinde yaşamak için uyumlulaştırılmıştır. Rousseau, Genel İrade’ye ulaştıktan sonra insanın özgünlüğünden ve farklılığından kaynaklanan hususları bir kenara bırakarak kamu otoritesiyle bütünleşmesini öngörür. Oysa John Locke, bireyin hiçbir şekilde doğal haklarından vazgeçmeyeceğini, gerekirse bireyi haklarından mahrum bırakan bir otoriteye karşı isyan edebileceğini savunur.Keywords : Locke, Rousseau, İnsan doğası, Doğa, Toplum, Devlet, Mülkiyet