- Gazi Akademik Bakış
- Vol: 9 Issue: 17
- XVIII. Yüzyılda Uluslararası Bir Sorun Olarak Garp Ocakları’nın Akdeniz’deki Korsanlık Faaliyetleri...
XVIII. Yüzyılda Uluslararası Bir Sorun Olarak Garp Ocakları’nın Akdeniz’deki Korsanlık Faaliyetleri
Authors : Serhat Kuzucu
Pages : 165-180
Doi:10.19060/gab.19116
View : 17 | Download : 8
Publication Date : 2015-12-17
Article Type : Other
Abstract :Garp Ocakları, Osmanlı Devleti’nin XVI. ve XX. Yüzyıl boyunca Cezayir, Tunus ve Trablusgarp eyaletleri için kullandığı bir terimdir. Osmanlılar ilk defa Türk denizcisi Oruç Reis sayesinde 1516 yılında Cezayir’e girerken daha sonra 1551 yılında Trablusgarp’ı 1574 yılında ise Tunus’u topraklarının bir parçası haline getirdi. Bu fetihlerden sonra Cezayir 1516-1830, Trablusgarp 1551-1912 ve Tunus ise 1574-1881 yılları arasında Osmanlı hâkimiyetinde kaldı. Garp Ocakları’nın en önemli askeri gücü donanmalarıydı. Denizcilikte Akdeniz havzasında söz sahibi olan bu Ocakların Osmanlı Devleti’nin kontrolüne geçmesi devletin uzun yıllar yeterli düzeye gelemeyen deniz gücüne de güç katmış oluyordu. Osmanlılar bu bölgede genel olarak yarı bağımsız bir yapı kurarak bu Garp Ocakları’nı yönetmişti. Buraya atadığı vali veya beylerbeyi sultana bağlı olmakla birlikte bağımsız da hareket edebiliyordu. Ancak Osmanlı sultanının hükmü diğer eyaletlerde olduğu gibi Garp Ocaklarında da her zaman geçerli idi. Hutbe sultanın adına okunur para da onun namı ile basılırdı. Garp Ocakları’nın en önemli geçim kaynağı ise korsanlık ve deniz ticaretiydi. Özellikle Akdeniz havzasında yapmış oldukları korsanlık faaliyetleri en önemli gelir kaynaklarını oluşturmaktaydı. Lakin bu durum zamanla Osmanlı Devleti ile Akdeniz’de deniz ticareti yapan diğer devletler arasında sorun olmaya başlamıştır. Bu çerçevede Akdeniz ticaretinin güvenliği için yapılan uluslararası antlaşmalara Garp Ocakları’nın kimi zaman riayet etmemesi ise Osmanlı Devleti’ni zamanla zor durumda bırakmıştır.Keywords : Osmanlı Devleti, Akdeniz, Korsanlık, Ticaret, Kuzey Afrika