- Dil ve Edebiyat Araştırmaları
- Sayı: 28
- Servet-i Fünûn Şairi Cenab Şahabeddin’in Geliştirdiği Mizah Felsefesi
Servet-i Fünûn Şairi Cenab Şahabeddin’in Geliştirdiği Mizah Felsefesi
Authors : Hasan Akay
Pages : 80-89
Doi:10.30767/diledeara.1312752
View : 187 | Download : 165
Publication Date : 2023-10-25
Article Type : Research
Abstract :Modern Türk şiirinin en velut ve gözde şairlerinden olan Cenab Şahabeddin, hemen her türde eser vermiş ve yazdıklarıyla devrinde derin tesir ve izler bırakmıştır. Servet-i Fünûn mensubu şairler, yakın kaynaklardan beslenmiş olmakla birlikte, onun sanata ve şi- ire bakış tarzını benimsemişlerdir. Bizzat sebep olduğu polemiklerin hararetiyle Servet-i Fünûn mecmuası edebî ve estetik bir seviye kazanmış, ortak hassasiyetle eserlerin verilme- sinde önemli rol oynamış, bu sebeple, nesil arkadaşları ve tenkitçiler tarafından devrin en sanatkâr ismi olarak tanımlanmıştır. Onun çoklarına meçhul kalan yönü, bıyık altından gü- lerek hayatın ve siyasetin yükünü hafifletme taktiğidir. Siyasi görüşleri sebebiyle bir kısım gencin ve yazar grubunun öfkesine muhatap olmuş, tartışmaların neticesi olarak üniversite hocalığından uzaklaştırılmış, şehit oğlu olmasının verdiği psikolojik tahrikle savaş aleyh- tarlığı yapmış, Milli Mücadele devrinin bazı kalemlerince bu yüzden eleştirilmiş ve hatasını itiraf ettiği halde söz konusu davranışı dolayısıyla mazur görülmemiş ve bağışlanmamıştır. Buna rağmen, barış yanlısı söyleminden vazgeçmemiş, eleştiri ve baskılardan çıkış yolu olarak, mizacının da tabii istikameti şeklinde, mizah ve istihzayı seçmiştir. Kendisiyle alay edenlerin alayını, zekice bir strateji olarak kurduğu mizahıyla kırmaya çalışmıştır. Bu ça- lışmada amaç, onun, devrindeki sanatçıların hemen hiçbirinde görülmeyen, kendine özgü mizacının göstergesi olan mizah felsefesini, özgün ifadelerine başvurmak suretiyle tespit ederek değerlendirmeye tabi tutmaktır. Devrin basın ve yayın anlayışının bu ilkeler çerçe- vesinde yeniden yorumlanması da mümkündür.Keywords : Cenab, Servet-i Fünûn, Edebiyat, Mizah, Felsefe