- Bilimname
- Vol: 2019 Issue: 39 Special Issue
- Din Dili ve Antony Flew’un İnanç Değişikliğinin Din Diline Yansıması
Din Dili ve Antony Flew’un İnanç Değişikliğinin Din Diline Yansıması
Authors : Ayşe Sıdıka Oktay, Mehmet Burak Güneş
Pages : 447-468
Doi:10.28949/bilimname.580873
View : 21 | Download : 9
Publication Date : 2019-12-23
Article Type : Research
Abstract :Din dili en genel şekliyle Tanrı hakkında konuşmak olarak tanımlanmaktadır. Tanrı hakkında konuşmanın anlamlı olup olmadığının soruşturulması yaklaşık olarak 20. yüzyılın başlarında Mantıkçı Pozitivistlerin doğrulanabilirlik ilkesi bağlamında ele alınmıştır. Doğrulanabilirlik ilkesi deneye ve gözleme dayanmayan ifadelerin anlamsız olacağının belirlenmesinde kriter olmuş ve bu kriter çerçevesinde Mantıkçı Pozitivistlerce Tanrı hakkında konuşmak anlamsız sayılmıştır. Din dilindeki anlam sorunu Antony Flew (1923-2010)’un Karl Popper (1902-1994)’in bilimsellik ayracı olarak kullanılmasını önerdiği, Mantıkçı Pozitivistlerin doğrulanabilirlik ilkesine karşı geliştirilen yanlışlanabilirlik ilkesini din diline uyarlamasıyla yeniden gündeme gelmiştir. Yanlışlanabilirlik ilkesi, herhangi bir önermenin hangi durumlarda yanlış olabileceğinin sınanmasını temel alarak, bir önermenin ancak yanlışlanabilirliğe karşı koyduğu müddetçe geçerli olacağını savunur. Flew, yanlışlanabilirlik ilkesini din diline uyarlamasıyla din dili tartışmalarına özgün bir bakış açısı getirmiştir. Bu makalede din dili tartışmasında Flew’un yanlışlanabilirlik ilkesine dair farklı dönemlerindeki görüşleri karşılaştırılarak incelenecektir. Doğrulanabilirlik ve yanlışlanabilirlik ilkelerinin din diliyle olan ilişkisi ve Flew’un din dili hakkındaki görüşleri tartışılacaktır. Flew’un kendi eserlerinin referans alındığı açıklamalar; sentezleme, tanımlama ve nedensel yöntem kullanılarak yapılacaktır. Bu araştırmada din diline dair tartışmalara yer verilerek Flew’un, deizmi benimsemesinin yanlışlanabilirlik ilkesi ve din diline nasıl olumlu yansıdığı gösterilmiştir. Flew’un görüşüne göre din dili yanlışlanabilir olduğunda anlamlı olmaktadır. Tanrı’nın varlığına delil olan bilimsel gelişmeler, din dilindeki ifadelerin bir iddia barındırdığı düşüncesini de desteklemiştir. Diğer bir deyişle, din dilinin anlamına dair tartışmalar hem bilimsel gelişmelerin belirlemeleriyle hem de yanlışlanabilirlik ilkesinin din diline uyarlanmasıyla modern felsefede yer edinmiştir. Flew’un, inanç değişikliği din dili tartışmalarına farklı bir boyut kazandırmış olsa da halen din dilinin olgusal bir içeriğinin ve anlamının olup olmadığı tartışılmaya devam etmektedir.Keywords : Din Felsefesi, A. Flew, Din Dili, Doğrulanabilirlik