- Akdeniz Sanat
- Vol: 13 21. Uluslararası Ortaçağı ve Türk Dönemi Kazıları ve Sanat Tarihi Araştımaları Sempozyumu Bildirileri
- Koruma Ve Yağma: Başbakanlık Osmanlı Arşivi Belgelerine Göre Sivas’taki Selçuklu Eserlerinin Durumu...
Koruma Ve Yağma: Başbakanlık Osmanlı Arşivi Belgelerine Göre Sivas’taki Selçuklu Eserlerinin Durumu
Authors : Remzi Aydin
Pages : 663-678
View : 13 | Download : 5
Publication Date : 2019-10-01
Article Type : Research
Abstract :Osmanlıların ata yadigârı olarak gördükleri eserlere eskiden beri önem verdiği bilinmekle birlikte, bu konudaki ilk yasal düzenlemenin 1869 yılında çıkarılan Âsâr-ı Atîka Nizamnâmesi olduğu malumdur. Muhtelif defalar güncellenen nizamnamelerin getirdiği en önemli düzenleme, kazıların ruhsat şartnamesinin belirlenmesi ile kazılardan çıkarılan eski eserlerin yurt dışına çıkarılamayacağına ilişkindir. Ayrıca taşınmaz eski eserlerin korunmasına dair kısmi düzenlemelere de nizamnamelerde yer verilmiştir. Bu çalışmada, Sivas’ta yer alan Anadolu Selçuklu eserlerinin Osmanlı dönemindeki durumları, arşiv belgeleri ve bu belgelerde anlatılanların yapı üzerindeki izleri takip edilmek suretiyle ortaya konulmuştur. Çoğunluğu 19. yüzyıl ile 20. yüzyılın başlarına ait yazışmalardan ibaret olan belgeler, nizamnamelerde belirtilen hususları da içerir şekilde, Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemindeki eski eser anlayışını ortaya koyan bilgileri ihtiva etmektedir. Belgelerde Anadolu Selçuklu dönemine ait Sivas’taki Çifte Minareli Medrese, Buruciye Medresesi ve İzzeddin Keyvakus Darü’ş-şifası’nın isimleri geçmektedir. İzzeddin Keykavus Darü’ş-şifası ile ilgili 1779 tarihli onarıma ilişkin evrak, yapının fonksiyon değiştirdiğini de belgelemektedir. Yapıyla ilgili diğer evraklar, darü’ş-şifa içerisindeki İzzeddin Keykavus Türbesi’nin çini kitabesinin satılmak üzere tamir bahanesi ile yerinden söküldüğü ve yurt dışına kaçırılacağına dairdir. Belgelerde kaçakçılığa dahil olan ve önleyen dönem bürokratlarının isimleri de ifade edilmektedir. Hatta kaçakçılık olayı üzerine açılan davadaki örtbas çabaları ile sonrasındaki soruşturmalar da arşiv vesikalarına yansımıştır. Çifte Minareli Medrese ile ilgili yazışmalardan yapının ön cephesinin dışındaki tüm bölümlerinin yıkıldığı ve ana eyvanı içerisine Askeri Rüşdiye binası inşa edildiği anlaşılmaktadır. Yazışmalarda medresenin estetik değerine vurgu yapılarak onarılması için neler yapılması gerektiği dile getirilmiştir. Buruciye Medresesi evraklarda sadece ismen zikredilmektedir. Belgelere konu olan bir başka eser kaçakçılığı ise hangi yapıya ait olduğu bilinmeyen on parça çiniye dairdir. Yazışmalardan Müze-i Hümayun Müdürü Osman Hamdi Bey’in konu ile bizzat ilgilendiği öğrenilmektedir. Aynı belgelerden Sivas İdadisi’nin bir bölümünün müzeye dönüştürüldüğü tespit edilebilmektedir. İster onarım ister kaçakçılıkla ilgili olsun, Osmanlıların son dönemindeki eski eser anlayışını ortaya koyan en önemli verilerin arşiv belgeleri olduğu incelediğimiz yazışmalardan anlaşılmaktadır. Ele aldığımız belgelerde imzası da bulunan, Osman Hamdi Bey’in Osmanlıdaki eski eser anlayışının gelişmesinde en büyük paya sahip olduğu aşikârdır.Keywords : Sivas, Osmanlı, Eski Eser Anlayışı, Tarihi Eser Kaçakçılığı, Osman Hamdi Bey