PSYCHOLOGICAL TRAUMEN IS THE OLD HISTORY OF MANKIND
Authors : Yener Özen
Pages : 104-117
Doi:10.30520/tjsosci.350160
View : 24 | Download : 90
Publication Date : 2017-12-15
Article Type : Research
Abstract :Yaşamda izi silinemeyen ağır olaylar büyük korkuların, çaresizlik ve güçsüzlük duygusunun ortaya çıkmasına neden olur ve travmayı yaşamış kişilerin duygularını, düşüncelerini ve ruhsal durumlarını uzun süre etkisi altına alır. Bu tür olaylar "travmatik durum” veya "travma” olarak adlandırılır. Bir travma sonrasında insan ruhsal, kısmen fiziksel yaralar alır. Travmayı yaşamış kişinin dünyası değişir, artık hiçbir şey eskisi gibi gelmez ona. Fiziksel yaralar görülebilir ve doktorlar tarafından tedavi edilebilir. Buna karşın ruhsal yaralar görülmez ve bu nedenle sıklıkla tedavi edilmezler. Bu, travmayı yaşamış kişilere büyük acılar verir; örneğin gerginliğe, ağrılara, uyku bozukluğuna, korku durumlarına veya depresyona neden olur. Travma kavramının psikiyatride resmi olarak yer alması 1980’de Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal El Kitabının (DSM) üçüncü baskısında "Travma Sonrası Stres Bozukluğu”nun (TSSB) tanımlanmasıyla olsa da bu tarihten önce de travmanın psikiyatrik bozukluklara yol açtığına dair görüşler bulunmaktadır. Travmanın psikolojik sonuçları ile ilgili çalışmalar pek çok siyasi ve politik süreçlerden etkilenmiş ve çoğu zaman içinde bulunduğu dönemin özelliklerine göre şekillenmiştir. Bu süreçlere genel olarak bakıldığında travma çalışmalarının inişli çıkışlı bir geçmişi vardır; yani travmanın psikolojik etkisinin yoğun araştırıldığı dönemler ile hiç önemsenmediği dönemler birbirini izlemiştir. Travma kavramının psikiyatri tarihindeki değişiklikleri, psikiyatrik hastalıkların geçirdiği süreci göstermede önemli bir yere sahiptir.Keywords : : Travma, Travma Tarihçesi, post, travmatik, stres, Bozukluğu