MUZAFFERÎLER TARİHİNDE ŞAH ŞÜCA (1358-1384)
Authors : Şaban Cem Tüysüz
Pages : 419-441
View : 19 | Download : 11
Publication Date : 2021-12-01
Article Type : Research
Abstract :Cengiz’in torunu olan Hülâgû Han’ın temelini attığı İlhanlı devletinin siyasi yaşamında 1316 yılında Ebu Saîd Bahadır Han tahta geçmiş onun vâris bırakmadan ölümü ile siyasi birlik dağılmış ve hâkimiyet küçük hanedanlar arasında paylaşılmıştır. Bu yerel hanedanlardan birisi de Muzafferîlerdir. Muzafferîler hanedanın kurucusu Emîr Muhammed’in oğlu olan Şah Şüca hanedanın ikinci hükümdarıdır. Kardeşi Şah Mahmûd ile beraber, babaları Emîr Muhammed’in başarısız Tebriz seferi dönüşünde gözlerine mil çekip sürgüne göndermiş daha sonra da öldürmüşlerdir. Şah Şüca babasının vefatından sonra 1358 yılında 17 yaşında Şiraz’da Muzafferî tahtına geçmiştir. Hanedanın en parlak devri olarak kabul edilen bu dönemde Şah Şüca devleti yaklaşık yirmi altı sene yönetmiştir. Şah Şüca tahta çıktıktan sonra kardeşi Şah Mahmûd’la aralarında sayısız iktidar mücadelesi yaşamıştır. Sultan Üveys’in 1374 yılında ölümü üzerine bölgenin hâkimiyetini elinde tutan Celâyirli Devletinde yaşanan iktidar mücadelesinden yararlanmak isteyen Şah Şüca, hayallerini süsleyen Hz Süleyman kadar bilge ve İskender kadar kudretli bir sultan edasıyla 1376 yılında başkent Tebriz’i ele geçirerek, Celâyirli tahtının kısa bir süre de olsa hâkimi olmuştur. 1353 yılına kadar katı bir Sünni hükümet oluşturan Muzafferîler, Şah Şüca dönemiyle birlikte dini konularda çok daha fazla hoşgörü göstermiştir. Toplumsal ve dini yasakları tümüyle ortadan kaldırarak sınır konulamayan, toplumsal etik kurallara aykırı bir yaşam şekli doğurmuştur. Bu durum toplumsal yaşamda sosyo-kültürel yozlaşmanın zirveye ulaşmasını sağlamıştır. Yaşanan kültürel farklılık ve yozlaşma, sadece Muzafferî hanedanı için değil coğrafyanın tümü için geçerli bir durumdur. Bu durumun ayrıntılı bir incelemesi ve eleştirisinin de yapılması gerekmektedir.Keywords : Şah Şüca, Muzafferî, Şiraz, Şah Mahmûd, Timur