- Tokat İlmiyat Dergisi
- Vol: 8 Issue: 1
- 3. ve 4. Yüzyıllar Arası Mu‘tezile ve Mâverâünnehir Hanefîliği İlişkisi
3. ve 4. Yüzyıllar Arası Mu‘tezile ve Mâverâünnehir Hanefîliği İlişkisi
Authors : Ahmet Ateşyürek
Pages : 381-401
Doi:10.5281/zenodo.3876164
View : 16 | Download : 8
Publication Date : 2020-06-30
Article Type : Research
Abstract :Bu çalışma, 3.-4./9.-10. yüzyıllar arasında, Mu‘tezile ve Mâverâünnehir Hanefîliğinin Horasan ve Mâverâünnehir bölgesindeki ilişkilerini ortaya koymayı hedeflemektedir. Mu‘tezile ve Mâverâünnehir Hanefîliği, fıkıhta aynı mezhebe mensup iki ayrı kelâmî okuldur. Horasan’ın Mâverâünnehir’e yakın bölgeleri ile Mâverâünnehir’de Mu‘tezilî bir topluluğun varlığından bahsetmek zordur. İ‘tizâl düşüncesine uzak duran Hanefî anlayış ise başından beri bölgedeki en yaygın mezhep olmuştur. İki kelâmi okul arasındaki en eski farklılık iman tanımından kaynaklansa da, Mihne döneminde yaşananlar, özellikle halku’l-Kur’ân meselesi üzerinden iki kelâmi okul arasındaki görüş ayrılıklarını artırmış gözükmektedir. Bundan olsa gerektir, 3./9. yüzyılın ortasından sonra Mâverâünnehir Hanefîliği için en önemli fikri rakip Mu‘tezile olmuştur. Bu sebeple Mâverâünnehir Hanefîleri İ‘tizâl düşüncesine karşı her zaman tedbirli olmaya çalışmışlardır. Bu karşı duruş sadece kelâm sahasıyla sınırlı değildi. 4./10. yüzyıla gelindiğinde, batıdaki Mu‘tezilî Irak Hanefîliğinin fıkıh usûlünde ileri seviyeye gelmesi doğudaki İ‘tizâl karşıtı Mâverâünnehir Hanefîliğini zor durumda bırakmıştır. Bu dönemde Mu‘tezile’nin bölgedeki etkili ismi olarak Ebü’l-Kâsım el-Ka‘bî (öl. 319/931) öne çıkmaktadır. Ka‘bî, Belh ve Nesef’te birkaç yıl ikamet etmiştir. Onun bölgedeki varlığı karşıt görüşlü Hanefîleri rahatsız etmiştir. Bu rahatsızlık bölge Hanefîlerinin önemli bir temsilcisi olan Mâtürîdî’de kendisini açıkça belli etmektedir.Keywords : İslam Mezhepleri Tarihi, Mâverâünnehir, Mu‘tezile, Hanefîlik, Halku’l-Kur’ân