- Süleyman Demirel Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi
- Issue: 49
- HAYRU’N-NÂS KARNÎ HADÎSİ’NİN HANEFÎ HADÎS ANLAYIŞINA ETKİLERİ
HAYRU’N-NÂS KARNÎ HADÎSİ’NİN HANEFÎ HADÎS ANLAYIŞINA ETKİLERİ
Authors : Muhammed Furkan Taha Demirbaş
Pages : 286-315
View : 14 | Download : 6
Publication Date : 2022-12-20
Article Type : Research
Abstract :Kitâb ve sünnet Hanefî fıkıh usûlünün ve hadîs telakkisinin temel kaynaklarıdır. Usûl konularının şekillenmesinde pek çok âyet ve hadîsin etkili olduğu bilinmektedir. Muhtelif tarîk ve lafızla nakledilen ve ortak bir biçimde: "İnsanların en hayırlıları benim dönemimde yaşayanlardır. Sonra onları takip edenler, sonra onları takip edenler…” anlamını ifade eden hadîs de bu naslardan bir tanesidir. "Hayırlı Nesiller Hadîsi” olarak da isimlendirilmesi mümkün olan bu rivâyetten Hanefî fukahânın pek çok konuyu delillendirmede istifade ettiği tespit edilmiştir. Sahâbe, tâbiûn ve etbâu’t-tâbiîn nesillerinin adâleti, ilk üç nesle mensup olan mechûl râvîlerin rivâyetlerinin hücciyeti, haber taksimi ve meşhûr hadîslerin delil değeri, ilk üç neslin mürsel rivâyetlerinin hücciyeti ve sahâbî kavillerinin delil değeri Hayırlı Nesiller Hadîsi’nin delil olarak kullanıldığı konular arasında yer almaktadır. Zikredilen konuların tamamının Hanefîlerin kendilerine özgü bir bakış açısıyla ele aldıkları bahisler arasında olduğu bilinmektedir. Bu bakımdan Hayırlı Nesiller Hadîsi’nin bahsi geçen konuların teşekkülünü ne ölçüde etkilediğinin tespiti önem arz etmektedir. Bu çalışma Hanefî fıkıh usûlü âlimlerinin Hayırlı Nesiller Hadîsi’ni hangi bağlamda ele aldıklarını, istidlâllerinde hadîse nasıl bir rol atfettiklerini ve hadîsin usûl konularını ne ölçüde etkilediğini tespit etmeyi amaçlamaktadır. Bu doğrultuda çalışmada öncelikle hadîsin ilk dönem Hanefî fıkıh usûlü eserlerinde zikredilen tarîk ve lafızlarına yer verilmiş ve bunlar arasında bir anlam farklılığının bulunup bulunmadığı incelenmiştir. Akabinde hadîsin delil olarak kullanıldığı konular hakkında genel düzeyde bilgiler verilmiş ve hadîsin bu konulardaki etkisi değerlendirilmiştir. Araştırmada ayrıca Hanefî usûlünde klasik hadîs usûlünden farklı bir şekilde ele alınan meselelerdeki görüş farklılıklarına vurgu yapılmış ve bunlar hakkında kısa değerlendirmelere yer verilmiştir. Son olarak Hayırlı Nesiller Hadîsi’nin delil olarak kullanıldığı konuların Hanefî usûlündeki önemi üzerinde durulmuştur. İlk üç neslin adâleti Hanefîlerin Hayırlı Nesiller Hadîsi’ne başvurduğu konuların başında gelmektedir. Hanefîler sahâbe neslinin adâletinin âyet ve hadîslerle sabit olduğunu ifade etmişlerdir. Hayırlı Nesiller Hadîsi de sahâbenin adâletini ispat eden delillerden biri sayılmıştır. Bununla birlikte Hayırlı Nesiller Hadîsi tâbiûn ve etbâu’t-tâbiîn nesillerinin adâletinin temel dayanağı konumundadır. İlk nesli ta’dîl eden nasların çokluğu ile birlikte sonraki iki nesil hakkındaki nasların nispeten daha az olması muhtemelen Hayırlı Nesiller Hadîsi’nin bu konumu elde etmesine vesile olmuştur. Hanefîler bu hadîs doğrultusunda ilk üç nesle mensup olan râvîlerin adâlet vasfına sahip olduğu sonucuna varmışlar ve (selef tarafından toplu bir biçimde reddedilmedikçe) bu nesillerde yaşamış olan mechûl râvîlerin rivâyetlerini hüccet saymışlardır. Meşhûr hadîslerin selefin şehadetiyle değer kazandığını vurgulayan Hanefî fakîhler, haber taksimlerinde meşhûr hadîsleri müstakil bir kısım olarak değerlendirmişlerdir. İlk üç neslin mürsel rivâyetlerinin hücciyeti konusunda da Hayırlı Nesiller Hadîsi’nin etkisi net bir biçimde görülmektedir. Kaynaklarda Ehl-i Hadîs’in ikinci ve üçüncü nesillerin mürsel rivâyetlerini delil saymadıklarına dikkat çekilmiş, ancak Hanefîlerin Hayırlı Nesiller Hadîsi doğrultusunda bu tür rivâyetlere hücciyet değeri atfettikleri ifade edilmiştir. Hadîsin farklı bir tezâhürü ise sahâbî kavli konusunda kendini göstermektedir. Sahâbî kavillerini nebevî sünnete aidiyet ihtimali nedeniyle sünnete ilhak eden Hanefîlerin büyük çoğunluğuna göre, re’yle tespiti mümkün olsun veya olmasın sahâbî kavilleri kıyâsa mukaddem sayılmıştır. Bu durumda vahye muhatap olan ve ümmetin kalanından faziletli olduğu hususunda nebevî şehadete mazhar olan sahâbe neslinin ictihâdlarının, sonraki nesillere nispetle daha isabetli olacağı düşüncesinin payı bulunmaktadır. Netice olarak Hayırlı Nesiller Hadîsi’nin Hanefîlerin selef telakkisinin oluşumunun temelinde bulunduğu, doğrudan veya dolaylı bir biçimde usûl konularından birçoğuna tesir ettiği ve bu konuların Hanefî usûlünde sünnete ittibâ ile ilişkilendirilen önemli bahisler arasında yer aldığı tespit edilmiştir.Keywords : Hadîs, Fıkıh, Hanefî Usûlü, Hayru’n-Nâs Karnî Hadîsi., Hadith, Fiqh, Hanafi Method, Hayru