Abstract :Bu çalışmada Gümrük Birliği üyesi ve Avrupa Birliği’ne tam üyelik sürecinde olan Türkiye’nin, Birlik üyesi ülkelerle yapılan ticarette, Türk şirketlerinin yaşadığı eş etkili, ayrımcı vergilendirme uygulamalarını, Türk teşebbüslerinin hakları tartışılacaktır. 2015 yılı Türkiye-AB Karayolu Yük Taşımacılığı Anlaşması Etki Analizi’nde, kotalardan dolayı Türk teşebbüslerine uygulanan ayrımcı vergilerin Türkiye-AB ticaretinde yıllık 3,5 milyar avro zarara yol açtığı açıklanmıştır. Kota engeline takılmayan başka ülke teşebbüsleri ise Türk lojistik teşebbüslerinin hem kazancını engellemekte hem de Türk lojistik teşebbüslerinin rekabet etme hakkını elinden almaktadır. Türkiye ticaretinin yüzde 41’inin gerçekleştirildiği Avrupa Birliği, Türkiye’nin bir numaralı ticaret ortağı olduğu ve Birlik ticaretinde de yüzde 4’lük payına sahip Türkiye’nin, AB’nin en büyük beşinci ticaret ortağıdır. Bu durumda ülkemiz ve Türk lojistik teşebbüslerinin imzaladığımız ve uymamız gereken müktesebat gereği yükümlülüklerimiz olduğu kadar talep edeceğimiz haklar olduğu gibi Birlik ve Birlik üyesi ülkelerin Türk lojistik teşebbüsleri ile ilgili uymaları gereken yükümlülükler vardır. Bir Türk lojistik şirketinin açtığı davadan yola çıkarak, Avrupa Birliği ve Gümrük Birliği kapsamında, Birlik üyesi ülkelerin ülkemize yönelik yükümlülüklerinin güncellenmesi, hukuksal anlamda farkındalık yaratılması, rekabet edebilmemizi engelleyen etmenlerin neler olduğu ve mücadele etme konularına yönelik çözüm önerileri getirilecektir. Keywords : Ayrımcı Vergilendirme, Lojistik, Rekabet, Avrupa Birliği, Avrupa Birliği Adalet Divanı