Abstract :Anayasal bir hak olan sağlık hizmetinin sunumu mesleki eğitim gerektiren ve ikamesi kolay olmayan bir meslek grubu tarafından yerine getirilmektedir. Ülke bütçesinde çok büyük bir paya sahip olan sağlığın kaliteli, etkili ve verimli olması sağlık çalışanlarının sistem içinde göz ardı edilmemelerine bağlıdır. Sağlık sektöründe girdi-süreçler-çıktı döngüsü üzerinden yola çıkıldığında tüm süreçlerin merkezinde insan faktörünün yer aldığı görülmektedir. Sağlık çalışanı bu sürecin her aşamasında yoğun insan ilişkilerine, ağır iş yüküne, stresli çalışma ortamına maruz kalmaktadır. Sağlık politikalarının ciddi bir bileşeni olan sağlık çalışanının maruz kaldığı bu unsurlardan olumsuz etkilenmemesi dikkate alınması gereken önemli bir konudur. Sürekli gelişen ve yenilenen teknoloji her ne kadar sağlık hizmetinin sunumunda kolaylıklar sağlasa da sağlık çalışanın verimliliği diğer bütün kaynakları etkilemektedir. Ülkemizde özellikle sağlık alanındaki kamu kurumlarında gözlemlenen uzun çalışma süreleri, vardiyalı çalışma ve personel yetersizliği gibi temel sebeplerden dolayı artan iş yükü, sağlık çalışanlarının sağlığı üzerinde olumsuz sonuçlar doğurmaktadır. Sağlık hizmeti sunan kurumlarda yapılan işin niteliği, bu sektördeki işgücü kaybının en az oranda olması gerekliliğini taşımaktadır. Bu noktadan hareketle çalışmamız Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi’nde görev yapan sağlık çalışanlarının rapor kullanım oranını temel alarak gerçekleştirilmiştir. Ocak-Aralık 2017 yılına ait personel kayıtlarından elde edilen veriler analiz edilmiştir. 1150 yatak kapasitesi, 35 yıllık geçmişi ve civarı çalışanı ile oldukça büyük bir örnekleme sahip olan çalışma alanımız, farklı istihdam türlerini de bünyesinde barındırmaktadır. Sağlık personelinin rapor kullanım oranları yıl bazında hesaplanarak, bu oranlara bağlı işgücü kayıplarının istihdam türüne, yapılan işin türüne, cinsiyete ve rapor türüne göre incelenmiştir. Çalışmanın sonunda incelenmiş olan değişkenlerin işgücü kaybına sebep olma nedenleri ile bu oranların makul düzeye çekilebilmesine yönelik öneriler geliştirilmeye çalışılmıştır. Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi büyüklüğü, yoğunluğu ve sağlık hizmeti sunumunda sağlık sistemi içindeki yeri göz önünde bulundurulduğunda ikamesi zor olan sağlık çalışanlarının işgücünden en etkin şekilde yararlanılmasını zorunlu kılmaktadır. Elde edilen veriler özellikle sağlık sorunları kaynaklı öngörülemeyen işgücü kayıplarının yüksek düzeyde olduğunu ortaya koymuştur. Bu veriler doğrultusunda rapor kullanımında yaşanan maddi kayıplara rağmen çalışanların sık rapor kullanımının altında yatan sebeplerin çalışma psikolojisi açısından da incelenmesi gerekliliği ortaya çıkmıştır. Keywords : Rapor kullanım oranı, işgücü kaybı, istihdam türü