Kelâm Sıfatı Özelinde Mâtürîdî’de Kadîm-Hâdis Ayrımı
Authors : Harun ÇAĞLAYAN
Pages : 471-496
Doi:10.5281/zenodo.7444110
View : 11 | Download : 3
Publication Date : 2022-12-20
Article Type : Research
Abstract :Kelâm ilminin kuşkusuz en önemli konusu, ulûhiyet meselesidir. Teolojik bir sistemde tanrının varlığını kabulden daha önemli olan husus, onun sıfat ve niteliklerinin nasıl anlaşılacağıdır. Doğru bir tanrı anlayışı sadece mâkul bir din anlayışı için değil, aynı zamanda medeniyetlerin varlığını sağlıklı bir şekilde devam ettirebilmesi için de oldukça önemlidir. Allah’ın sıfatlarıyla ilgili ilk tartışmalar, her ne kadar haberî sıfatlar konusuyla başlamış olsa da Allah’ın isim ve sıfatları konusundaki temel ilkeler, tanrısal sıfatlardan hangilerinin fiilî olup olmadığıyla ilişkilidir; çünkü bu tartışmalarda sadece Allah’ın hangi niteliklerinin ezelî olduğu değil, aynı zamanda O’nun varlıkla olan etkileşimine konu olan fiillerin nasıl anlaşılması gerektiği de konuşulmaya başlamıştır. Müslüman düşüncesinde, dinî konuların yorumlanmasında naklin yanı sıra akla da önem veren bilginler arasında olan İmam Mâtürîdî’nin özel bir yeri vardır. O, yaşadığı bölgede etkin olan düalist karakterli dinlerin tanrı anlayışıyla mücadele etmiş ve çift tanrı anlayışının yanlışlığını rasyonel delillerle ortaya koymaya çalışmıştır. İlâhî sıfatların kadîm-hâdis olarak tasnifinde selef, ayrım yapmaksızın tüm ilâhî sıfatları Allah’ın zâtıyla aynı ve kadîm kabul eder. Mu‘tezile, değişik yaklaşımlar olmakla beraber genel olarak Allah’ın sadece zâtının kadîm olduğu, sıfatlarının ise hâdis olduğu kanaatindedir. Eş`arîlik, ilâhî sıfatların zâtî ve fiilî olarak iki çeşidi olduğunu ve bunlardan zâtî olanların zâtıyla kadîm, fiilî olanlarının ise zâtı dışında hâdis olduğunu söyler. Mâtürîdîlik, ilâhî sıfat konusunda sünnî görüşleri savunurken, tekvîn sıfatı gibi subûtî sıfatlardan bazıları konusunda farklı tutumlar sergileyebilmiştir. Mâtürîdî’nin bu tarz bir tutum sergilemesinde onun kadîm ve hâdis olarak sıfatların nasıl anlaşılması gerektiğiyle ilgili görüşlerinin etkili olduğu görülmektedir. O, sıfatların zâtî ve fiilî olarak ayrımını sadece dilde mümkün görmekte; ancak gerçekte her ikisini de aynı kabul etmektedir. Buna göre fiilî sıfatlar da dâhil tüm ilâhî sıfatlar, Allah’ın zâtıyla aynı ve kadîm olduklarından sonradan olmaları düşünülemez. Çalışma, Allah’ın zâtî ve fiilî sıfatlarıyla sınırlı tutulmuş olup sıfatların kadîm veya hâdis nitelikler olduklarına ilişkin değerlendirmeler, ağırlıklı olarak kelâm sıfatı üzerinden ele alınmıştır. Bu bağlamda Mâtürîdî’nin kadîm-hâdis ayrımına dair fikirlerini yansıtan araştırma, tümevarım yöntemi kullanılarak zâtî ve fiilî sıfatlar hakkında genel bir analiz denemesi olarak görülmelidir.Keywords : Kelâm, Mâtürîdî, İlâhî Sıfatlar, Kadîm, Hâdis