- Kilis 7 Aralık Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi
- Vol: 7 Issue: 1
- İSLAM BORÇLAR HUKUKUNDA BEDELLERİN MİKTARINDA YAPILAN DEĞİŞİKLİĞİN SÖZLEŞMEYE ETKİSİ
İSLAM BORÇLAR HUKUKUNDA BEDELLERİN MİKTARINDA YAPILAN DEĞİŞİKLİĞİN SÖZLEŞMEYE ETKİSİ
Authors : Ahmet Ekinci
Pages : 389-422
Doi:10.46353/k7auifd.706187
View : 11 | Download : 8
Publication Date : 2020-06-29
Article Type : Research
Abstract :Alışverişlerde akid tamamlandıktan sonra bâyi veya müşteriden bir tarafın aldanması, aldatılması gibi gerekçelerle veya herhangi bir gerekçe olmaksızın müşteri veya satıcı tarafından semende arttırım ve indirimin yapılması ile satıcının sattığı malda arttırım yapması câiz görülmüştür. Nitekim fakihler, konu hakkında delil olarak getirdikleri ilgili ayet ve hadisler doğrultusunda alışverişlerde yapılacak arttırımın câiz olduğunu çıkarmışlardır. Fakihler delil olarak getirdikleri hadislerde yapılması istenilen ziyadelerin yapılması zorunlu olmayıp ihtiyat çerçevesinde mendub olarak kabul etmişlerdir. Nitekim alışverişlerde ölçüde esas olan, terazinin iki kefesinin de birbirine eşit olmasıdır. Hadiste fazla olarak tartılması tavsiye edilen miktar belli olmamakla birlikte az bir arttırmayla gerçekleşecek olan fazlalıktır. İlgili hadislerden tartma işlemini yapan ister mal sahibi olsun ister çalışan işçi olsun isterse bu işi ücret karşılığında yapan üçüncü bir şahıs olsun fark etmeksizin malı tarttıklarında mala biraz ekleme yaparak tartmalarının câiz olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca fakihler alışverişlerde yapılan arttırım ve indirimlerin câiz olduğuna dair sahabe uygulamalarını da delil olarak göstermişlerdir. Konuya ilişkin olarak fakihlerin ihtilafa düştüğü nokta ise yapılan arttırım veya indirimin daha önce gerçekleşen satış akdinin bir devamı mı yoksa akidden bağımsız yapılmış bir hibe mi olduğudur. Bu noktada fakihler tarafından üç farklı görüş ileri sürülmüştür. Bu görüşler şunlardır: 1. Hanefî ve Mâlikîler’e göre semende yapılan arttırım ve indirim ile satıcının malda yaptığı ziyadeler, asıl satışın bir devamı niteliğinde olup asıl satış bedelinde yapılmış bir arttırım veya indirimdir ve bunlar asıl satış esnasında üzerine anlaşılan semen veya malın hükümlerine tabidir. Örneğin, müşteri 100 TL’ye satın aldığı bir ürün için 20 TL arttırım yaparak satıcıya 120 TL öderse veya satıcı 100 TL’ye sattığı üründe 10 TL indirim yaparak fiyatı 90 TL’ye düşürürse veya satıcı sattığı 10 kg. ürüne kendiliğinden 2 kg. daha ekleyecek olursa yapılan bu arttırım ve indirimler asıl satıştan sayılır. Akid en son belirlenen fiyat ve mal üzerinden yapılmış kabul edilir. 2. Şâfiî ve Hanbelî mezheplerinde, semende yapılan arttırım ve indirimler şayet meclis veya şart muhayyerliğinin bulunduğu zamanda gerçekleşmişse yapılan bu arttırım ve indirimler asıl satışın devamı niteliğinde olup asıl satıştan sayılmaktadır. Fakat yapılan arttırım ve indirimler bu iki muhayyerliğin bulunduğu bir zamanda yapılmamışsa bunlar asıl akde eklenmezler. Bu durumda yapılan arttırım ve indirimler hibe sayılır. 3. İmam Züfer ise alışverişlerde yapılan arttırım ve indirimi hiçbir şekilde asıl akde dâhil etmemektedir. İmam Züfer’e göre yapılan arttırım asıl satışın bir devamı niteliğinde olmayıp satış bedeli dışında yapılmış bir hibedir. Yapılan indirim ise paranın bir kısmında yapılmış ibrâ yani satıcının alacağı paranın bir kısmından feragat etmesidir. Alışverişte yapılan arttırım ve indirimlere yönelik mezheplerin ortaya koyduğu görüşlerin, satılan malın başkasına ait olduğunun anlaşılması, malın kusurlu çıkması, akdin fasit olması veya karşılıklı rıza ile akdin feshedilmesi gibi satılan malın iadesini gerektiren bir durumla karşılaşıldığında uygulaması ise şu şekildedir: Hanefî ve Mâlikîler’e göre satılan malla birlikte yapılan arttırım ve indirimlerin iade edilmesi gerekir. Şâfiî ve Hanbelî mezhebine göre meclis veya şart muhayyerliğinin dışında yapılan arttırım ve indirimler satıştan bağımsız hibe olarak kabul edilmekte ve iadesi gerekmemektedir. İmam Züfer’e göre ise yapılan arttırım ve indirimler satıştan bağımsız hibe olduğundan hiçbir surette iadesi gerekmez. Hanefîler satış bedeli olan semende yapılan arttırım ve indirim ile satılan malda yapılan arttırımın asıl alışverişe eklenmek suretiyle sabit olabilmesi için bazı şartlar ileri sürmüşlerdir.Keywords : İslam Hukuku, Akid, alışveriş, artırım, indirim, Asıl Satış