İslam Öncesi Arap Akidesinde Kabir
Authors : Mustafa İYİDOĞAN
Pages : 155-173
View : 12 | Download : 4
Publication Date : 2020-01-01
Article Type : Other
Abstract :Kabir, İslâm öncesi Arap akidesindeki konumu ve İslâm öncesi Arap toplumunda pek çok âdet ile bağlantısı olması dolayısıyla oldukça önemli bir konudur. Bu konuda yapılan araştırmalar genellikle Arap inancında kabir konusunun açıklanması, insan nefsine olan tesiri ve toplumsal hayatta ne şekilde karşılık bulduğuna dairdir. Ayrıca inanç boyutunda kabir konusuyla alakalı bize ulaşan şiirlerde ne gibi anlatımların bulunduğu ve ölüleri hakkında ne gibi uygulamalar yaptıklarına yöneliktir. Konunun bu şekilde bir başlık taşıması, önemi üzerinde durduğumuz bu akidenin, Arapların büyük çoğunluğunda yaygın olduğunu göstermek içindir. Öteki âlem ve kabir ile irtibatlı olan bu akide hakkında şairler çok farklı anlatımlarda bulunmuşlardır. Hâmme, sadâ, kabirleri sulayarak dua etme ve ölen kişiyi yüceltip ona saygı gösterme ve onun ihtiyacını giderme düşüncesiyle ona azık olması için kabrinin başında kurban kesme, bu akideye yönelik şairlerin bahsettikleri konulardan bazılarıdır. Kabir, meçhul bir yolculuk olma özelliğini koruduğu sürece insan zihnini meşgul etmeye devam edecektir. Bundan dolayı yapılan uygulamaların tamamına yakını, bu yolculukta insanların ihtiyaçlarını giderebilecekleri şeyleri sağlamaya yöneliktir. Bazıları ölümden sonraki hayata ve yeniden dirilmeye iman etmese de İslâm öncesi Arap akidesi bu yolculuğun mahiyet ve keyfiyetine yönelik sessiz kalmamıştır. Arap şairler kabirleri, ceset ve haşri şiirlerinde anlatarak cisimleştirmişlerdir. Yüce görülen birinin mezarı başında kurban kesilmesi, intikamına yönelik sözler sarf edilmesi ve mezarın başında ağlamaya kadar varan uygulamalar bu anlatılanlar arasındadır. Biz bu akideye yönelik şiirlerin İslâm’ın indirildiği dönemin ortalarından, Emeviler dönemine ve sonraki asırlara kadar uzayıp gittiğine de şahit olmaktayız.Keywords : Cahiliye, Çöl, Kabir, Ahiret, Arap, Ölüm