- Helal ve Etik Araştırmalar Dergisi
- Vol: 2 Issue: 2
- Arıtılmış Atıksuların Yeniden Kullanımı: Bilimsel Gerçekler, Psikolojik ve Dini Tereddütler...
Arıtılmış Atıksuların Yeniden Kullanımı: Bilimsel Gerçekler, Psikolojik ve Dini Tereddütler
Authors : Malhun Fakioğlu, Hüseyin Güven, Izzet Öztürk
Pages : 1-20
View : 16 | Download : 3
Publication Date : 2020-12-18
Article Type : Research
Abstract :Dünya’daki suların yaklaşık %97’si tuzlu olduğundan içme ve kullanma maksatları için doğrudan kullanılamaz durumdadır. Kalan %3’lük kısım ise Dünya genelinde eşit derecede ulaşılabilirliğe sahip olmayan tatlı sudur. Gelecekte, küresel iklim değişimi sebebiyle nehir akışlarının %20-30 oranında azalacağı tahmin edildiğinden, ileri derecede arıtılmış atıksuyun yeni bir su kaynağı olarak değerlendirilmesi çok daha fazla önem kazanacaktır. Ancak ileri düzeyde arıtma uygulanmış evsel atıksuların, musluk suyu kalitesine getirilseler bile, doğrudan içme ve kullanma suyu olarak kullanımı önünde hala çok ciddi psikolojik, sosyal ve dini (fıkhi) tereddütler bulunmaktadır. Diğer taraftan kullanım amacına uygun bir arıtma uygulanarak kirletici unsurlarından arındırılmış evsel atıksuların, içme veya kullanma suyu kaynağı olarak kullanımını engelleyen sağlam, tutarlı ve ısrarcı herhangi bir fıkhi görüş de bulunmamaktadır. Atıksu arıtma tesislerine (AAT) ulaşan atıksulardaki kirlilik unsurlarının oranı, yaklaşık %1 civarındadır ve günümüz arıtma teknolojileri ile bu kısımdaki kirletici unsurların (karbon, azot, fosfor) mahiyeti tamamen değiştirilebilmekte, diğer bir ifadeyle istihale yoluyla ortamdan uzaklaştırılabilmektedir. Dolayısıyla, atıksularda gerekli modern arıtma işlemlerinin uygulanması ile suların asli özelliklerini bozan kirleticilerin giderimi sağlandığı takdirde bu suların tekrar kullanımında herhangi bir mahzur bulunmadığı düşünülmektedir. Bu çalışmada, son kullanım amacına uygun arıtma teknolojileri ile kentsel atıksulardaki kirlilik unsurlarının, alıcı ortamdaki doğal süreçlerin de katkısıyla yüksek oranda giderilebileceği ve arıtılmış atıksu deşarjının yapıldığı alıcı ortamdan alınan suların, konvansiyonel (klasik) su arıtma tesislerinde arıtıldıktan sonra şehir şebekesine verilebileceği konusu değerlendirilmiştir. Çalışmanın diğer bir bölümünde ise, sıhhi ve fıkhi anlamda arıtılmış atıksuların, temiz (mutlak) sularla uygun seyrelme oranları dahilinde karıştırılarak (asıl su/arıtılmış su > 2) kullanılmasında bilimsel kalite standartları uyarınca herhangi bir mahzur olmamasına rağmen, halkın hangi psikolojik ve dini saiklerle buna tereddüt gösterdiklerine de kısaca değinilmiştir.Keywords : Atıksular, geri kazanım, suda mahiyet değişimi, psikolojik ve dini tereddütler, su seyreltme oranı