Said Nursî ve Çağdaşlarının Kıssalara Yaklaşımı
Authors : Fatih ÇELİKEL
Pages : 114-134
Doi:10.30623/hij.952986
View : 12 | Download : 3
Publication Date : 2021-06-15
Article Type : Research
Abstract :Kıssa lafzı terminolojide bir vâkıanın adım adım takip edilerek anlatılmasına ilaveten, anlatılan hadisenin bizatihi kendisini ifade eden bir kavramdır. Kur'ân-ı Kerim'deki tarihi hadiseler bu kavramla isimlendirilir. Cenâb-ı Hakk'ın insanlığa son mesajı olan Kur'ân-ı Kerim'in muhtevasında kıssaların ciddi bir yeri vardır. Kur'ân-ı Kerim'in kıssalara bu denli geniş yer vermesi, bazı tarihi hadiseleri insanlara hikâye suretinde anlatmak gibi sığ bir maksada hasredilemez. Şüphesiz Kur'ân-ı Kerim'in kıssalara verdiği değer, her bir kıssa üzerinden farklı dersler vermek, nübüvvet ve tevhid gibi en temel inanç esaslarının ispat etmek gibi bilinen ve bilinmeyen pek çok hikmete mebnidir. Nitekim kıssalar, bu gayelere yönelik olarak geniş bir yelpazede etkili bir fonksiyon icra etmiştir. Kıssaların icra ettiği bütün bu fonksiyonlar, Kur'ân'ın temel gayesine, yani "irşad ve hidayet etme” amacına hizmet eden birer araç konumundadır. Bu gerçeğin farkında olan müfessirler kıssaları, va'z ediliş gayelerini de dikkate alarak muhtelif şekillerde tefsir etmiş, bu tefsir faaliyeti yaşadığımız çağa kadar devam etmiştir. Çağdaş tefsir akımları genellikle Kur'ân'a dönüş ve yenilik iddiasıyla ortaya çıkmıştır. Bu yüzdendir ki çağdaş müfessirler metodolojik olarak farklılaşsalar da Kur'ân'ı önceleyen benzer söylemleri dillendirmiş, Kur'ân'ı asrın idrakine sunma gayesinde ittifak etmiş ve gayretlerini bu hedefin tahakkukuna kanalize etmişlerdir. Son dönem Osmanlı alimlerinden biri olan Bediüzzaman Said Nursî de bu isimlerden biridir. Bediüzzaman Said Nursî, bazı Kur'ân kıssalarını Risâle-i Nur Külliyatında tefsir etmiştir. O, telif ettiği en hacimli eser olan Risâle-i Nur Külliyatında kendine has bir tefsir anlayışla temayüz etmektedir. Bediüzzaman Said Nursî'nin Risâle-i Nur'da tatbik ettiği ve manevi tefsir olarak nitelendirdiği tefsir anlayışı belli bir orjinaliteye sahiptir. Said Nursî'nin pek çok tefsir yönteminin bir harmonisi olarak oluşturduğu manevi tefsir anlayışını, kıssaların tefsirine ne oranda yansıttığı ve bu yaklaşımın tefsir ilmi açısından hangi farklılıkları içerdiği incelenmesi gereken bir konudur. Bununla bağlantılı olarak, klasik tefsirlerin kıssalara yaklaşımı ile çağdaş tefsirlerde kıssaların ne şekilde ele alındığı, Said Nursî'nin kıssalara yaklaşımını hangi temeller üzerine oturttuğu, çağdaşlarından hangi yönlerden ayrıldığı gibi meselelerin aydınlatılması da konunun bütüncül bir şekilde anlaşılmasına katkı sunacak tamamlayıcı mevzular olarak önümüzde durmaktadır. Bu çalışmada mezkûr konular üç kıssa üzerinden incelenmiştir. Bu üç kıssadan birincisi, Cenâb-ı Hakk'ın Hz. Âdem'e (as) isimleri öğretmesini anlatan ve Hz. Âdem (as) örnekliğinde insanın meleklere rüchaniyetine sebep olan tâlim-i esmâ hadisesidir. İkincisi, Cenâb-ı Hak'tan izinsiz olarak kavmini terk eden ve bir gemi yolculuğu esnasında büyük bir balığın karnına düşen ve yaptığı münacat neticesinde Cenâb-ı Hakk'ın inayetine mazhar olarak mucizevi bir şekilde balığın karnından kurtulan Hz. Yunus'un (as) kıssasıdır. Üçüncüsü ise aile, mal-mülk ve sıhhat gibi pek çok açıdan son derece iyi bir mevkide olan Hz. Eyyub'un (as) hastalıklara maruz kalması, bu yüzden elindeki nimetleri teker teker kaybetmesi, ancak hiçbir şekilde şikâyet etmeksizin inanılmaz bir sabır örneği göstermesi üzerine yeniden sıhhatine kavuşmasını anlatan Hz. Eyyûb (as) kıssasıdır. Bu çalışmada mezkûr gayelere yönelik olarak, bu üç kıssanın klasik ve çağdaş tefsirlerde ne şekilde ele alındığı, çağdaşları ile Bediüzzaman Said Nursî'nin bu kıssalara dair yaklaşımlarındaki farklılık, müfessirlerin izahları üzerinden mukayeseli olarak incelenmiştir.Keywords : Tefsir, Said Nursî, Kıssa, Hz. Âdem, Çağdaş Müfessirler