- Genel Türk Tarihi Araştırmaları Dergisi
- TÜRKÄ°YE CUMHURÄ°YETÄ°'NÄ°N 100. YILI ÜZEL SAYISI Özel Sayı
- VARLA YOK ARASINDA BİR OSMANLI SANCAĞI: BALİS
VARLA YOK ARASINDA BİR OSMANLI SANCAĞI: BALİS
Authors : Murat Alandağli
Pages : 267-290
Doi:10.53718/gttad.1365052
View : 148 | Download : 186
Publication Date : 2023-10-20
Article Type : Research
Abstract :Fırat Nehri’ne oldukça yakın bir noktada ve işlek yolların kavşağında yer alan Balis, XVI. yüzyılın ilk yarısında Haleb’in önemli bir iskân merkeziydi. Beşerî ve iklim özellikleri nedeniyle oldukça köklü bir geçmişi bulunmaktaydı. Sözlü anlatıya göre Balis, Nuh Tufanı\'ndan sonra insanların yaşadığı ilk yerlerden biridir. Fırat Nehri kıyısında yer alması, hac ve önemli ticaret yollarının kavşağında bulunması Balis\'in önemini artırmıştır. Kuru ve sert çöl iklimine rağmen bir vaha ve ılıman bir havaya sahip olması bölgede yerleşimi tetikleyen unsurlar olarak gösterilebilir. Osmanlı Devleti\'nin idari taksimatında Haleb\'e bağlı sancaklardan biri olmasına rağmen Halep konulu çalışmalarda Balis hakkında bilgi oldukça azdır. Özellikle XVI. yüzyıl Balis’in dünyasını karartan, bilgi sahibi olmamızı engelleyen, bu durumun en önemli nedeni kaynak yetersizliğidir. Ancak Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Kuyud-ı Kadime Arşivi\'nde bulunan Balis tahrir defteri bu konuda yeni bir sayfa açılmasına olanak sağlamıştır. XVI. yüzyılda Halep bölgesinde etkin bir nüfuza sahip olan Canpoladoğlu aşiretinin beyi Hüseyin Bey\'in öncülüğünde gerçekleştirilen bu tahrir, XVI. yüzyılın son çeyreğinde Balis\'in idari, siyasi, mali ve sosyo-kültürel tarihi hakkında çok önemli bilgiler içermektedir. Balis, aynı zamanda Osmanlı İmparatorluğunun Haleb Eyâleti’nde tesis etmiş olduğu düzene sadık Araplar ile karşı duran asi Arap aşiretleri arasındaki doğal sınır şeridinin önemli bir parçasıydı. XVI. yüzyılın ikinci yarısında Haleb havzasında süren çekişmeler Canpoladoğulları Aşireti ile Balis bölgesini ön plana çıkarmıştır. Canpoladoğlu aşiretinin lideri Hüseyin Bey göstermiş olduğu kimi başarı ve yardımları sayesinde Haleb’e vali olmuştur. Onun bu göreve getirilişi ve kabulünde Balis’in önemli bir yeri bulunmaktadır. Hüseyin Bey’in bir zamanlar mamur olan fakat XVI. yüzyılın ikinci yarısında hâlî ve hârabeye dönmüş Balis’i tahrir etme gibi önemli bir görevi ifa ettiği anlaşılmaktadır. İmparatorluk idaresi Balis’in tahriri ile pek çok kazanımın peşine düşmüştür. Tımar hisselerinin belirlenmesi, tahsisinin yanında huzursuzlukların sonlandırılması ile bölgenin yeninden canlanması ve hazineye gelirin sağlanması bunlardan bazılarıydı. Hüseyin Bey, bu düşünceler dahilinde XVI. yüzyılın sonlarında doğru Balis’i merkeze alan bir tahrir işlemi gerçekleştirmiştir. Onun tahririnde Balis’in hem idarî hem de malî olarak daha çok Bâb, Cebbul ve Menbic’den müteşekkil mezralardan oluşan bir sancak olduğu görülmektedir. Haleb temalı çalışmalarda pek rastlanılmayan Balis’in XVI. yüzyıl idarî, siyasî, malî ve sosyal dünyası hakkında bilgilere Hüseyin Bey tahririnde erişilmektedir. Çalışmada öncelikle XVI. yüzyılda Halep\'te Balis Sancağı\'nda bir sancağın inşası ve özellikleri hakkında bilgi sahibi olunmuştur. Bu vesileyle sancağın idari, mali ve askeri yapısı ile sosyo-kültürel yapısı hakkında bilgilere ulaşılmaktadır. Ayrıca Balis gibi literatürde çok fazla yer almamış çok daha dar bir alandan Osmanlı Devleti\'nin XVI. yüzyılda yaşadığı olumsuzluklar silsilesini oldukça net bir şekilde görme imkânı sağlamaktadır. Son olarak ortaya koydukları ile başta Halep olmak üzere imparatorluğun Ortadoğu topraklarına dair çalışmalara dahil olma ve renk katma amacına hizmet etmektedir.Keywords : Balis, Haleb, Tahrir, Canpoladoğlu Hüseyin Bey, Urbân Aşireti