BİLGE KARASU ANLATISINDA SU VE KADIN*
Authors : Türkan Topcu
Pages : 199-208
View : 7 | Download : 5
Publication Date : 2019-06-01
Article Type : Research
Abstract :ÖZ: Doğanın ve suyun kadınla özdeşleştirilmesi nadir karşılaşılan bir tutum değildir. Toplumların yaratılış mitlerinden günümüze uzanan pek çok anlatıda bu özdeşleştirmeyle karşılaşırız. Nitekim Gaston Bachelard'a göre "suda yansıyan her şey kadınsı bir iz taşır" (Bachelard, 2006:45). Doğanın "Tabiat Ana" olarak temsili doğayı ve de kadını yüceltmek için mi, yoksa bu ikisine tahakküm kurma çabasında olan kültürü ve erkeği yüceltmek için midir? Bu çalışmada Bilge Karasu anlatısından yola çıkılarak bu soruya cevap aranırken suyun bu metinlerde nasıl kurgulandığı meselesine değinilecektir. Şöyle ki bu metinlerde doğum ve ölüm, kadın ve erkek birbirinin karşıtı değildir belki; ama su her zaman kadını çağrıştırır ve kadın/su her zaman ürkütücüdür. Bu, doğanın üzerinde tahakküm kuramadığı gibi doğurganlığıyla "büyüleyen" kadının karşısında "aç" olan erkeğin korkusudur. Su başta olmak üzere sandal, ada gibi unsurların doğumla nasıl bağdaştırıldığı, bu bağdaşımda erkeğin salt bir seyirci olarak suya ve kadına bakışı gösterilmeye çalışılacaktır.Keywords : Bilge Karasu, Su İmgesi, Kadın, Ekofeminizm