- Türklük Bilimi Araştırmaları
- Issue: 36
- KEMAL PAŞAZADE TARAFINDAN TERCÜME EDİLDİĞİ DÜŞÜNÜLEN BİR RİSALE: AHVÂL-İ KIYÂMET
KEMAL PAŞAZADE TARAFINDAN TERCÜME EDİLDİĞİ DÜŞÜNÜLEN BİR RİSALE: AHVÂL-İ KIYÂMET
Authors : Özer Şenödeyici
Pages : 291-319
Doi:10.17133/tba.98866
View : 7 | Download : 4
Publication Date : 2015-06-03
Article Type : Other
Abstract :Kutsal kitapların, mutlaka gerçekleşeceğini bildirdiği kıyamet hakkında, farklı inançların farklı yaklaşımları bulunmaktadır. İslâm coğrafyasında "gaybı ancak Allah’ın bildiği” ni ifade eden ayete rağmen, zaman zaman bir kıyametin yaklaşmakta olduğunu iddia ederek birtakım çıkarlar sağlamak isteyenler zuhur etmiştir. Kâinatın son demlerinde gerçekleşecek olan ve kutsal kitaplarda bahsedilen dehşetli hadiselerin verdiği korku, insanların yakın zamanda gerçekleşeceği öngörülen kıyamet senaryolarına rağbet etmeleri sonucunu doğurmuştur. XVI. yüzyılın hemen başında, böyle bir korkuyu teskin etmek için yazılan Celâleddîn Suyûtî’ye ait Kitâbü’l-Keşf ‘an Mücâvezeti Hâzihi’l-Ümmeti el-Elf adlı Arapça eser, aynı tedirginliği yaşayan Anadolu Türklüğünün de dehşete kapılmaması için Türkçeye tercüme edilmiştir. Bu tercümelerin serlevhalarında eserin Ebussu’ûd Efendi, Kemal Paşazade, Gelibolulu Mehmed ve Gelibolulu Mahmud gibi isimlere izafe edildiği dikkati çekmektedir. Çalışmada, ilgili tercümenin on bir nüshadan tenkitli metni hazırlanmış ve eserin Kemal Paşazade’ye ait olması muhtemel bir tercüme olduğu dile getirilmiştir. Bu risalede müellif, hadislere göre dünyanın yedi bin yıl yaşayacağını dile getirmiş, bazı hesaplamalar yaparak kıyametin kopmasına birkaç asır daha bulunduğunu ortaya koymuştur. Daha önce bu hususta yapılan bazı yorumları, kendi süzgecinden geçiren müellif, büyük alâmetlerin gerçekleşeceği zaman dilimi içine girilmediği sonucuna ulaşır. Eser, Kemal Paşazade tarafından secili olarak tercüme edilmiştir. Bu durum, onun meadla (bitiş, Kıyamet) ilgili edebî bir eser olarak değerlendirilmesini zorunlu kılmaktadır.Keywords : Kıyamet, hadis, Celâleddîn Suyûtî, mebde ve mead, Kemal Paşazade