Metinlearasılık, Hegel ve Matrix
Authors : Eren Rizvanoğlu
Pages : 127-138
Doi:10.31122/sinefilozofi.513624
View : 7 | Download : 5
Publication Date : 2019-05-10
Article Type : Research
Abstract :Metinlerarasılık kavramı, kökenini Bakhtin’in söyleşimcilik düşüncesinden alır. Bakhtin’e göre her anlam bir yanıtla doludur ve konuşan kişi, konuştuğu konu hakkında konuşan ilk kişi asla değildir. Bu yaklaşım dünya hakkında ortaya koyduğumuz her yargının açık uçlu olduğu ve her iddianın da doğası gereği söyleşimsel olduğunu öne sürer. Kristeva, Bakhtin’in söyleşim kavramını, onun metin merkezli yaklaşımına bağlı kalarak ama tarihsellik vurgusunu gözardı ederek, metinlerarasılık kavramıyla karşılar. Kristeva açısından her metin bir alıntılar mozaiğidir. Bu durumun sonucu olarak, metnin anlamı, başka metinlerden kendisine taşınan açık uçlu bir anlamdır. Sinema açısından bu kavram, kuramsal bir okuma açısından çok elverişlidir. Nitekim her film başka filmlere göndermelerle doludur ve belki de kendi değerini sinemanın mirasına bu göndermelerinden edinir. Birçok açıdan sinemanın seyrine etki eden bir film olarak Matrix , bu yaklaşımı birçok anlamda içinde barındırır. Baudrillard’ın üst gerçeklik düşüncesinden, Platon’un Mağara Alegorisine, Kartezyen düşünceden çağdaş nöröfelsefe yaklaşımına kadar birçok felsefi gönderme içerir. Biz bu çalışmada, metinlerarasılığın kuramsal çerçevesi içerisinde Matrix ’i Hegel’in efendi köle diyalektiği ve mutsuz bilinç kavramları bağlamında değerlendirerek, Matrix ’in arkasında bulunan düşünsel alanın bir kısmını göz önüne çıkarmaya çalışacağız.Keywords : Metinlerarasılık, Matrix, Hegel, Efendi köle diyalektiği