- Resilience
- Vol: 2 Issue: 2
- Resilience Through Participatory Planning for the Integrated Ecological Risks in Düzce
Resilience Through Participatory Planning for the Integrated Ecological Risks in Düzce
Authors : Bilge Aydin, Azime Tezer, Zeynep Türkay, Elif Kutay Karaçor, Ipek Güler, Osman Uzun, Nilgün Okay, Fatih Terzi, Pınar Köylü, Ebru Satilmiş, Didem Kara
Pages : 105-121
Doi:10.32569/resilience.484946
View : 15 | Download : 10
Publication Date : 2018-12-31
Article Type : Research
Abstract :Bu çalışmanın amacı, kompleks ekolojik risk faktörlerine karşı dayanıklı yerleşimler oluşturmak için, katılımcı bir planlama yaklaşımı ile bütünleşik ekolojik planlama metodolojisi geliştirmektir. Düzce ili, geçmişte birçok kez karşı karşıya kaldığı ekolojik risk özelliklerinden dolayı örnek çalışma alanı olarak seçilmiştir. Metodoloji dört aşamadan oluşmaktadır. Metodolojinin ilk aşamasında (1) kavramsal olarak ekolojik planlama amaçları birleştirilmiştir. İkinci aşamada (2) doğal tehlikeler ve peyzaj hassasiyetlerinden doğan riskler ile değerli ekosistem servislerinin (ES) bozulma riskleri birleştirerek, ES ile bütünleşik yerleşime uygunluk haritaları oluşturulmuştur. Üçüncü aşama (3) olan katılımcı risk yönetişimi yaklaşımı ise; (a) risk iletişimi, (b) risk değerlendirmesi ve (c) risk yönetimi olmak üzere üç bileşenden oluşmaktadır. Dördüncü aşamada ise (4), ekolojik risk analizi ve katılımcı planlama bulgularının çoklu mekânsal ve zamansal ölçek yaklaşımına göre bütünleştirilerek, dayanıklılığın sağlanması için kapsamlı çıktılar elde edilmiştir. Risk değerlendirme sonuçlarına göre, katılımcılar doğal tehlikeler arasından sırasıyla deprem, heyelan ve sel riskini ilk üç sırada değerlendirirken, peyzaj hassasiyetleri arasında erozyon, habitat kırılganlığı ve su geçirgenliği risklerini önceliklendirmiştir. Risk yönetimi analiz sonuçları ise, makro-ölçekte, merkezi yönetim kurumlarının ağırlıklı olarak proaktif rollerde en yüksek sorumluluğa sahip olduğunu göstermektedir. Orta-ölçekte ise merkezi yönetim taşra teşkilatları temel olarak reaktif sorumluluklara sahiptir. Sonuç olarak, geliştirilen bu bütünleşik ekolojik risk azaltma metodolojisi çoklu mekansal ve zamansal ölçek yaklaşımı ile ekolojik risk azaltma planlarının karar verme sürecine daha kapsamlı bir şekilde katkıda bulunabilecektir. Ayrıca bu metot, başka illerde uygulanabilir ve yaygınlaştırılabilir. Ancak, katılımcı risk yönetişimi sonuçlarının il düzeyinde yaygınlaştırılabilmesi için gelecek çalışmalarda katılım düzeyi ve çeşitliliği artırılmalıdır.Keywords : bütünleşik ekolojik risk, ekosistem servisleri (ES), katılımcı planlama, Düzce İli, ekolojik dirençlilik