- kisbu ilahiyat dergisi
- Issue: 5
- Erken Dönemin Ahlâk Tasavvuru Doğrultusunda Tasavvufun Din Bilimleri Arasına Girmesi
Erken Dönemin Ahlâk Tasavvuru Doğrultusunda Tasavvufun Din Bilimleri Arasına Girmesi
Authors : Fatma Gülseroğlu
Pages : 105-119
Doi:10.51575/atebe.935051
View : 10 | Download : 5
Publication Date : 2021-06-15
Article Type : Research
Abstract :Ahlâk konusu dinler üstü konuşulan ve tartışılan evrensel bir olgudur. Her toplumun kendi sosyolojik ve psikolojik durumlarına bağlı olarak kabul ettiği ahlâkî değerler mevcuttur. İslam, Arap toplumuna geldiği ilk andan itibaren toplumun sahip olduğu ahlâkî değerleri düzenleme ve yenilemeye başlar. Düzenlenen ve yenilenen ahlâkî değerlerde örnek insan olarak ise Hz. Peygamber gösterilir. Bu çerçevede Hz. Peygamberin vefatından sonra İslam toplumunda oluşan karışıklıkların ahlâkî sonuçları ve toplum içinde bozulmalara tepki hareketi olarak ortaya çıkan sûfilerin eleştirileri meydana gelir. Her ne kadar fıkıh ve kelam alanları teşekkül süreçlerinde farklı konular üzerinde tartışsalar da ahlâk konusuna ait özel bir bölüm fıkıh ve kelam alanında mevcut görünmez. Sûfiler, İslam din bilimlerinde ahlâk alanının göz ardı edilmesini eleştirir ve bu eksiliğin giderilmesi gerektiğini savunur. Erken dönemde yaşamış olan sûfiler ise bu açıklığın kapanması ve İslam düşüncesinin tekâmüle ermesi için çözümün tasavvuf olduğunu iddia ederler. Bu durumu meşrulaştırmak için de tasavvufun kelam ve fıkıh alanı gibi bir bilim olduğunu ispatlama yolunda eserler kaleme alırlar. Bu süreçte ise tasavvuf pratik ve zühd esaslı bir anlayıştan, diğer din bilimleri gibi bilgi çıkartan bir ilme dönüşür.Keywords : Tasavvuf, İlm-i Bâtın, Ahlâk, Âdâb, İstinbat