- Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi
- Vol: 10 Issue: 18
- YİRMİNCİ YÜZYIL SOSYOLOJİSİNDE KENTSEL YAŞAM
YİRMİNCİ YÜZYIL SOSYOLOJİSİNDE KENTSEL YAŞAM
Authors : Cevat Özyurt
Pages : 111-126
View : 12 | Download : 22
Publication Date : 2007-12-01
Article Type : Research
Abstract :Araştırmanın Temelleri: Modernleşmenin ileri aşamalarında kır-kent ayrımı ortadan kalkarak, kentsel yaşam tüm toplumsal ilişkileri kuşatır hale gelmiştir. Günümüzde toplum hakkında konuşmak, bir anlamda kentsel yaşam hakkında konuşmaktır. Bu olgu, kent çözümlemelerini sosyolojik ilginin merkezine yerleştirmiştir. Araştırmanın Amacı: Bu makalede, 20. yüzyıl sosyoloji yazınından hareketle, modern kentlerde toplumsallık biçiminin, toplumsal ilişkilerin ve yaşam biçiminin dönüşümü irdelenmektedir. Kentsel yaşamda ahlakın durumu ve toplulukların değişen işlevi çalışmanın temel eksenini oluşturmaktadır. Veri Kaynakları: Çalışmanın çerçevesini Wirth, Simmel, Sennett ve Bauman’ın gibi sosyologların kentsel yaşam çözümlemelerinde ortaya koydukları gözlemleri ve tezleri oluşturmaktadır. Bu sosyologların konu hakkındaki çalışmaları birincil veri kaynaklarımızı oluşturmaktadır. Ayrıca bu sosyologların düşüncelerinin aktarıldığı, tanıtıldığı ve eleştirildiği ikincil metinlerden de yararlanılmıştır. Ana Tartışma ve Sonuçlar: 20. yüzyılın başlarında, geleneksel toplumsal ilişkilerin modern ketlerde çözülmeye başladığı gözlemlenmekteydi. Sosyologlar bu durumu, "topluluk kaybı” ve "anonimleşme”ye doğru hızlı bir yönelim olarak değerlendirmişlerdir. Oysa 20. yüzyılın ortalarından itibaren kentsel yaşamda yeni birincil ilişkilerin ve yeni topluluk biçimlerinin ortaya çıktığı görülmüştür. Toplumun bütüncül olarak kentlileşmesi, klasik sosyolojide farklı zamanların ve farklı mekânların toplumsallık biçimi olarak kavramlaştırılan "toplum” ve "topluluk”u iç içe geçirmiştir. Böylece Simmel ve Wirth gibi klasik sosyologların topluluk kaybı ve anonimleşme eleştirilerinin aşırı beklentiler içerdiği ortaya çıkmıştır. Kentsel yaşamda yeni toplulukların ortaya çıkışı, sosyolojide "kamusal alanın çöküşü” Sennett kaygısına neden olmuştur. 20. yüzyılın sonlarında ise "gayrı şahsileşme” ve "topluluklaşma” kentselliğin farklı ihtiyaçlarına cevap veren bir arada bulunması mümkün toplumsal yapılar olarak değerlendirilmeye başlanmıştır Bauman . Günümüz kentleri, gayrı ahsi anonim ilişkilerin ve yabancıların etik mekânı olduğu kadar, bunlardan uzak duranların topluluk arayışlarına cevap veren bir ahlaki moral mekânı olarak görülebilir. Kent sosyolojisinin sorunu, klasik sosyolojinin kullanmış olduğu kır-kent, topluluk-toplum gibi kavramları kendilerine yüklenen düalist anlamlardan kurtararak günümüz koşullarına uygun biçimde yeniden tanımlamaktır. Klasik sosyolojinin kullanmış olduğu kır-kent, topluluk-toplum gibi kavramları kendilerine yüklenen düalist anlamlardan kurtararak günümüz koşullarına uygun biçimde yeniden tanımlamak kent sosyolojisinin önemli bir problemi haline gelmiştirKeywords : Kent Sosyolojisi. Kentsel Toplum. Kentsel Ayrışma. Yabancı. Kamusal