- Kader
- Vol: 19 Issue: 3 Special Issue
- Science and Philosophy in The Classical Period of Kalām: An Analysis centered upon The Daqīq and Laṭ...
Science and Philosophy in The Classical Period of Kalām: An Analysis centered upon The Daqīq and Laṭīf Matters of Kalām
Authors : Mehmet Bulgen
Pages : 938-967
Doi:10.18317/kaderdergi.1017086
View : 14 | Download : 4
Publication Date : 2021-12-31
Article Type : Other
Abstract :Klasik dönem (mütekaddimûn) kelâmının dikkat çekici özelliklerinden biri "dakîku’l-kelâm” ya da "latîfu’l-kelâm” diye isimlendirilen fizik ve kozmolojiye dair felsefî konuların önemli bir yer tutmasıdır. Kelâmcıların fiziğe dair konulara ilgi duymaya başlama sebebi, İslâm dininin itikadî esaslarını diğer din ve düşünce sistemlerine karşı savunma ihtiyacı şeklinde açıklanmaktadır. Hâlbuki onların çalışmalarına yakından bakıldığında, kelâmcıların kullandıkları kavram ve teorilerin gelişmişliği, ayrıca bu türden konuları sadece karşıt düşünce gruplarıyla değil, birbirleriyle de tartışmaları, klasik dönemde kelâm ilminin bilim ve felsefe ile çok daha derin ve entegrasyona dayalı bir ilişki yaşadığını göstermektedir. Kelamcıların cisim, cevher, araz, hareket, uzay, zaman, nedensellik gibi felsefi ve bilimsel konularla meşgul olmaya başlamaları 2./8. yüzyılın ortalarına kadar uzanmakta ve oldukça zengin bir karakter arz etmektedir. Kelamcılar İslam düşüncesinde muhtemelen fiziğe dair konularla ilk defa uğraşan grup olmakla birlikte İslam bilim ve felsefe tarihi araştırmalarında kendilerine hak ettikleri önemin verildiği söylenemez. Kelâm kitaplarında fiziğe dair konuların genelde teolojik meselelerle birlikte ele alınması onların çalışmalarının daha çok apolojetik bir görünüm kazanmasına ve kelâm ilminin klasik dönemde bilim ve felsefeyle ilişkisinin sınırlı bir şekilde tasvir edilmesine neden olmaktadır. Bu durum İslam düşüncesinde bilimlerin erken dönemden itibaren nasıl ortaya çıkıp gelişim gösterdiğinin gerçekte olduğu gibi anlaşılmasına engel olmaktadır. Bu makale, klasik dönemde "dakîku’l-kelâm” diye isimlendirilen fizik ve kozmolojiye dair konuların kelâmda ne tür bir yeri ve rolü olduğunu ortaya koymayı amaçlamaktadır. Bu bağlamda birinci bölümde klasik dönemde kelâm ilminin vahye dayalı "celîlü’l-kelâm” ile akla dayalı tartışmaları ihtiva eden "dakîkü’l-kelâm” olmak üzere iki temel kısma ayrıldığı ortaya konulacaktır. Bu ayrımda celil konular kelamcıların genel olarak üzerinde uzlaştıkları Allah’ın birliği, vahiy, nübüvvet ve ahiret inancı gibi teolojik konulara tekabül ederken, dakîk ya da latif başlıkları altında ele alınan konular ise daha çok fizik ve kozmolojiye dair felsefi ve bilimsel konulara karşılık gelmektedir. İkinci bölümde kelâmcıların fizik ve kozmolojiye dair konularla hangi ölçekte meşgul oldukları ve dakîku’l-kelâm başlığı altında daha çok ne tür meseleleri ele aldıkları konusu ele alınacaktır. Nihai olarak kelamcıların fizik ve kozmoloji meseleleriyle salt apolojetik amaçlarla ilgilendiği iddiasının temelsiz olduğu; aksine 9. ve 10. yüzyıllarda birçok kelamcının hareket, boşluk, cisim ve nedensellik gibi konularla birer hakikat arayıcı olarak ilgilendikleri sonucuna ulaştım. Bu yüzden kelamcıların, İslam düşüncesinde bilim ve felsefenin ortaya çıkış ve gelişimine ilişkin çalışmalarda daha fazla yer bulmaları gerekmektedir.Keywords : Kelâm, Dakîku’l-kelâm, Latîfu’l-kelâm, Celîlü’l-kelâm, Kozmoloji, Atomculuk