Thomas Mann’ın Büyülü Dağ Adlı Yapıtının Modernizm Açısından Bir Yorumu
Authors : Nermin Urganci
Pages : 79-96
Doi:10.26650/arcp2019-589797
View : 5 | Download : 2
Publication Date : 2019-07-26
Article Type : Research
Abstract :Thomas Mann (1875-1955), 20. Yüzyıl edebiyatına büyük yön vermiş ve kendisinden de oldukça söz ettiren bir yazar olmuştur. Romanlarının yazarı olmasının dışında karşıtların ustası olarak da tanınmaktadır. Özellikle Buddenbrooks (1901), Venedik’te Ölüm (1912), Büyülü Dağ (1924) adlı yapıtları dünya edebiyatında yazıldığı günden bugüne değin okurlarında aynı tutkuyu yaratmaya devam etmektedir. Bu yapıtlar kimi zaman edebiyatın, psikanalizin konusu olurken kimi zamanda felsefede adından oldukça söz ettirmiştir. Özellikle felsefi açıdan Büyülü Dağ adlı yapıtı incelemek, araştırmaya başlama nedenlerimiz arasında yer almaktadır. İncelememiz boyunca modernist özellikleri sergilemenin yanında, yapıtın çağa ayna tutan yönlerini de ortaya koyacağız. Büyülü Dağ, 19. Yüzyılda hızla yayılmış ve çaresi bulunamayan ama araştırılmaya devam eden verem hastalığından mustarip kişilerin sağlıklarına tekrar kavuşabilmek için gönderilen bir sanatoryumda geçmektedir. Temiz hava, iyi beslenme, zengin bir diyet, hafif egzersiz vaat eden tüberküloz sanatoryumları için yüksek dağlara sahip İsviçre seçilmiştir. Davos kasabasındaki hastaneler, zengin hastaların lekelerini gidermeye çalışırken bir yandan da onları olabildiğince disiplinli bir yaşama zorlamışlardır. Lekeli insanların sanatoryuma gelişi, yeryüzüne bir daha dönmek istememeleri araştırmamızın başlıkları arasında yer almaktadır. Bizim için asıl ilginç olan şey ise yeryüzü ve kasabanın büyülü dağları arasında geçen olay dizileri olmuştur. Dünyaya ait olan bu yerlerin nasıl oluyor da insanlar tarafından farklı algılanıyor oluşu romanın anlatımı boyunca göz önünde tutacağımız şey olacaktır.Keywords : Modernizm, leke, yeryüzü, zaman, hız, yaşam