A REVIEW OF CRITICS AGAINST THE CALL FOR INDIGENOUS SOCIOLOGY IN TURKEY
Authors : Fahri Çaki
Pages : 155-186
Doi:10.53791/imgelem.985801
View : 15 | Download : 5
Publication Date : 2021-12-17
Article Type : Other
Abstract :Yerli sosyoloji çağrısı, 1970'lerden günümüze kadar devam eden bir tartışmayı temsil ediyor. Bazı Batılı olmayan sosyologlar –Türk sosyologlar dâhil – Batı sosyolojisinin Avrupa merkezli karakterine epistemolojik ve ontolojik gerekçelerle tepki gösterdiler. Onlara göre, Batı toplumlarının sosyal ve tarihsel deneyimlerine dayanan Batı sosyolojisinin kuram, kavram ve yöntemleri, Batı'dan farklı sosyal, kültürel ve tarihsel deneyimlere sahip Batı-dışı toplumları anlamaya ve açıklamaya izin vermediği gibi onların çıkarlarına da aykırıdır. Ayrıca bilginin yalnızca küresel üretiminde değil, dağıtımında, dolaşımında ve tüketiminde de entelektüel bir bağımlılık ve eşitsizlikler yaratmaktadır. Bu nedenle, Batılı olmayan toplumlardan kendi yerli sosyolojilerini inşa etmeleri çağrısı yapılmaktadır. Kulağa ne kadar sağlam gelse de bu çağrının da bazı sınırlılıkları vardır ve çeşitli eleştirilere konu olmaktadır. Bu makale, ironik bir şekilde küresel bir çağrıya dönüşen yerli sosyoloji çağrısına yönelik eleştirileri analiz etmeyi ve değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Bunu yaparken de Türk Sosyolojisinde konunun nasıl işlendiği üzerinde durulmuştur. Makale, bu çağrıya yönelik eleştirilerin dört ana soru çerçevesinde yeniden ele alınabileceğini ileri sürmektedir: 1) Yerli sosyoloji çağrısının takipçileri çağrının gereklerine uygun bir sosyoloji inşa etmede ne kadar başarılı/etkili olmuştur? 2) Günümüzün ulusal ve küresel koşulları, yerli sosyoloji çağrısının doğduğu dönemin (1970'lerin sonu ve 1980'ler) koşullarıyla ne ölçüde örtüşüyor? 3) Bu çağrı sosyolojinin disiplin bütünlüğünü ve bilimsel kimliğini nasıl etkiler? 4) Çağrının geleceği ne olabilir? Türkiye bağlamındaki tartışma bu sorularla birlikte sunulmaktadır. Makale, yerli sosyolojinin bir ütopya olmadığı sonucuna varır. Batı sosyolojisi bu tür sosyolojinin somut bir örneğini temsil eder. Yerli sosyoloji çağrısının başarı/etki sorunu yanlış bir zeminde ele alınmaktadır. Yerli sosyolojinin uygulanabilirliği ve başarısı koşullara - özellikle içinde kurulduğu iktidar ilişkilerine - bağlıdır. Asıl sorun, en azından bir çıkış yolu bulana kadar, doğasındaki görelilik nedeniyle arzu edilirliğinde yatmaktadır.Keywords : eurocentrism, indigenization, epistemic hegemony, reconstruction of sociology, global sociology, indigenous sociology