Abstract :Arapçada, \"rivayet, aslı olmayan söz, masal, efsane\" gibi anlamlara gelen ve Türkçedeki karşılığı “mitoloji” olan \"ustûre/esâtîr\" sözcüğü Cahiliye Dönemi’nden beri kullanılan bir kelimedir. Mitoloji, “insanoğlunun doğa olaylarını ve metafizik âlemini anlama ve anlamlandırma amaçlı anlatıları; gerçekleşmesi mümkün olmayan, daha çok yazarın hayalciliğiyle oluşan hikâye; kutsal serüvenleri, fizik ötesi varlıkların doğaüstü maceraları, arkaik dönemlerdeki insanlarının hikâyelerini aktaran efsaneler veya gerçekte vuku bulduğu kesin olarak bilinmeyen ancak tarihî dayanakları bulunan anlatılar” olarak özetlenebilir. Gelişmişlik düzeyleri fark etmeksizin hemen hemen tüm toplumlarda mitolojik unsurlara rastlamak mümkündür. Ayinsel özellikleri nedeniyle mitolojiler ilk zamanlarda tiyatroya benzer bazı faaliyetler ile birlikte ortaya çıkmıştır. Sonraki zamanlarda dinsel ayinlerle gelişimine devam eden tiyatro giderek müstakil bir sanat olarak gelişimine devam etmiştir. Yunanlıların elinde gelişimini sürdüren tiyatro, 1848 yılında Mârûn en-Nakkâş tarafından ilk örnekleri ortaya konulana kadar Araplar tarafından bilinmemekteydi. Modern Arap tiyatrosu, Arap toplumunda anlatı sanatının gelişimi ve bu toplumun Batı ile etkileşim sonucunda gelişmeye başlamıştır. Ancak tiyatro faaliyetleri, diğer Arap ülkelerine nazaran kısmi bir özgürlük ortamının doğduğu Mısır’da gelişimine devam edebilmiştir. Mısır’da Tevfîk el-Hakîm ile birlikte Arap tiyatrosu yeni bir merhaleye girmeye başlamıştır. Onun Ehlu’l-kehf (1933) adlı tiyatrosuyla birlikte Arap tiyatrosuna mitolojik unsurlar dâhil edildi. Bu çalışmada, el-Hakîm’in mitolojik unsurlar taşıyan tiyatroları ele alınmıştır. el-Hakîm, bu mitolojik unsurları; modern bağlamları çerçevesinde ele almaya çalışmıştır. Keywords : Arap Edebiyatı, Modern Arap Tiyatrosu, Din, Mitoloji, Tevfîk el-Hakîm