- Yönetim Bilimleri Dergisi
- Vol: 14 Issue: 28
- Kopenhag Siyasi Kriterlerinin Türkiye’nin Ulusal Güvenliğine Yansımaları
Kopenhag Siyasi Kriterlerinin Türkiye’nin Ulusal Güvenliğine Yansımaları
Authors : Zeyyat Bandeoğlu
Pages : 313-358
View : 9 | Download : 2
Publication Date : 2016-12-01
Article Type : Research
Abstract :Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla birlikte yıkılan iki kutuplu dünya sistemi ile dünyanın hemen hemen her coğrafyasındaki devletler için ulusal güvenlik kavramı önemli bir dönüşüm yaşamaya başlamıştır. Soğuk Savaş döneminin önemli bir parçası olan Türkiye de dünya genelinde yaşanmaya başlayan bu dönüşümden muaf olmamıştır. Türkiye gibi pek çok devlet için ulusal güvenlik - hem Soğuk Savaş sırası hem de öncesinde- genel olarak geleneksel bir anlayış çerçevesinde ve ulusal devlet düzeyinde askeri bir bakış açısıyla tanımlanmaktaydı. Soğuk Savaş’ın bitmesiyle güvenliğin sadece tanımı değil alanı da genişlemiş ve güvenlik çalışmaları gündemine göç, çevre, demokrasi, insan hakları ve ekonomi gibi farklı konuları da almaya başlamıştır. Diğer bir deyişle, güvenlik askeri boyutunun ötesinde, sosyal, siyasi, iktisadi ve çevresel boyutları da kapsayacak şekilde genişlemiştir. Soğuk Savaş’ın bitmesiyle Türkiye’nin ulusal güvenliğinde küçük çapta bir dönüşüm başlamıştı. Ancak gerçek manada bir dönüşüm, Türkiye’nin Kopenhag siyasi kritererleri çerçevesinde AB’ye aday ülkeymiş gibi ‘ilerleme raporları’ ile değerlendirilmeye başlandığı 1998 Cardiff Zirvesi ile başlamıştır.Bu makalenin amacı da AB’ye üyelik adına yerine getirilmesi gereken Kopenhag siyasi kriterlerinin Türkiye’nin ulusal güvenlikte yaşadığı bu kapsamlı dönüşümdeki rolünü ve etkisini inceleyip analiz etmektir. Yapılan analiz sonucunda AB üyelik sürecinde Kopenhag siyasi kriterlerini karşılama adına siyasi, hukuki, sosyal ve kültürel alanda yapılan yasal ve reformların Türkiye’nin ulusal güvenliğini dolaylı veya doğrudan etkilediği görülmüştür. Zira önceleri ‘savunmacı reel politik’ kapsamında bir güvenlik perspektifi benimseyen ve bu perspektif gereği her ulusal güvenlik ‘sorununun’ güvenlik konusu veya meselesi olarak görüp ‘güvenlikleştiren’ Türkiye, Kopenhag siyasi kriteleri kapsamında gerçekleştirilen yasal ve anayasal reformlar ile birlikte bu güvenlik perspektifini yavaş yavaş terketmeye başlamış yerine ise güvenliğin sadece askeri boyutunun olmadığı, siyasal, iktisadi, toplumsal ve kültürel boyutlarının da olduğu, ulusal güvenlik meselelerinde olağandışı yöntem ve araçlardan ziyade olağan yöntem ve araçların kullanıldığı bir güvenlik perspektifi - güvenlik dışı bırakma - benimseye başlamıştır. Bu yeni güvenlik perspektifin ne derece başarılı olup olmadığı konusunda bir sonuca varmanın şu an için erken olduğu düşünülmektedir. İleriki yıllarda yapılacak araştırmalar bu konuda daha somut bulgular ortaya koyacaktırKeywords : Kopenhag siyasi kriterleri, Türkiye, Ulusal Güvenlik