İSLAM-OSMANLI MUHAKEME HUKUKUNDA ŞAHİTLİK MÜESSESESİ
Authors : Yılmaz Yurtseven
Pages : 85-140
View : 7 | Download : 3
Publication Date : 2018-08-27
Article Type : Research
Abstract :Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE /* Style Definitions */ table.MsoNormalTable {mso-style-name:"Normal Tablo"; mso-tstyle-rowband-size:0; mso-tstyle-colband-size:0; mso-style-noshow:yes; mso-style-priority:99; mso-style-parent:""; mso-padding-alt:0cm 5.4pt 0cm 5.4pt; mso-para-margin:0cm; mso-para-margin-bottom:.0001pt; mso-pagination:widow-orphan; font-size:10.0pt; font-family:"Calibri",sans-serif; mso-bidi-font-family:Arial;} Mahkemeye intikal etmiş bir problemin çözümünde taraflar arasındaki belirsizlikleri ve şüpheleri ortadan kaldırarak maddi gerçeği ortaya çıkarmaya yarayacak ispat vasıtalarının tümüne delil (kanıt) ya da İslam-Osmanlı hukuk terminolojisindeki adlandırmasıyla beyyine adı verilir. Beyyine kavramı, esasında ‘‘bir hakkın ya da kendisine hukuki sonuç bağlanan bir olayın ispatını sağlayan kesin delil’’ anlamında olup, ispat vasıtalarının tamamını kapsadığı halde İslam hukukçularının çoğunluğu tarafından yalnızca şahitliği karşılayan bir kavram olarak kullanılmıştır. Muhakeme hukukunda deliller kesin delil ve takdiri delil olmak üzere ikiye ayrılır. Kesin delil hâkimi bağlayan ve ona takdir yetkisi vermeyen delildir. Takdiri delil ise hâkim tarafından serbestçe takdir edilip değerlendirilebilen ve sonuçta hâkimin vicdanının varacağı bir kanaate esas teşkil edecek her şeydir. İslam hukukçularının çoğunluğunun görüşüne göre, İslam muhakeme hukukunda kabul edilen delil sistemi kesin delil sistemidir. Özellikle İslam ceza hukukunda had ve kısas suçlarının ispatında belirli sayıda şahit veya ikrarın arandığı dikkate alındığında bu görüş baskın durmaktadır. Başka bir deyişle İslam-Osmanlı hukukunda güvenilir şahitler tarafından usulüne uygun olarak yapılan şahitlik hâkimi bağlayıcı nitelikte olup, hâkim buna göre hüküm vermek zorundadır.Keywords : İslam Muhakeme Hukuku, kovuşturma, ispat, delil, şahitlik