- Yakın Doğu Üniversitesi İslam Tetkikleri Merkezi Dergisi
- Vol: 6 Issue: 2
- Nâbî’nin Hayriyye’sinde İslam’ın Şartları
Nâbî’nin Hayriyye’sinde İslam’ın Şartları
Authors : Idris Söylemez
Pages : 397-440
Doi:10.32955/neu.istem.2020.6.2.03
View : 23 | Download : 7
Publication Date : 2020-12-25
Article Type : Research
Abstract :17. yüzyıl Klasik Türk Edebiyatının önemli şairlerinden olan Urfalı Yusuf Nâbî, bu yüzyılın şiirinin önemli edebî mekteplerinden olan ve örnekleri daha erken dönemden itibaren İran Edebiyatı sahasında görülen hikemî tarzın öncüsüdür. Şair, oğlu Ebu’l-Hayr’a miras olması kabilinde Osmanlı sahası Klasik Türk Edebiyatının pend-name tarzında yazılmış önemli eserlerinden biri olan "Hayri-nâme” ya da yaygın ismiyle "Hayriyye”yi kaleme almıştır. Yazıldığı dönemde henüz sekiz yaşında olan Ebu’l-Hayr için içerik, üslup ve dil açısından anlaşılmaktan uzak olan bu eseri şair, ilerleyen yaşını göz önüne alarak birçok konuda oğluna yol gösterici bir miras bırakmayı arzulamıştır. Yol göstermek, yordam öğretmek maksadıyla kaleme alınan bu eser; siyasi, sosyal, ekonomik ve kültürel alanlarla alakalı olan kimi konuları uhdesinde bulundurmaktadır. Şair, mesnevi nazım tarzıyla kurmuş olduğu metnin hemen başında Müslüman toplumun bir ferdinde bulunması elzem olan, İslam dininin temel esası konumunda yer alan İslam’ın şartları meselesini tafsilatlı bir şekilde ele almıştır. Makalemizde Müslüman bir gencin tedip ve eğitiminde önemli olan konuların başında gelen İslam’ın şartları hususunda şairin görüşlerini ortaya koymayı hedefledik. Çalışmanın neticesinde ortaya çıkacak olan sonuçların Osmanlı geleneğinde Müslüman bir neslin nasıl yetiştirildiği ile alakalı veriler ortaya konularak toplumu ve toplumun eğitim anlayışını daha iyi tanımamıza dair kimi katkılar sağlayacağı düşüncesindeyiz. Şair tarafından başlıklar hâlinde gruplandırılarak oluşturulmuş olan eserde yer alan konular beyitlerde ele alınmış, farklı veçheleri ile detaylı bir şekilde incelenmiştir.Keywords : Türk-İslam Edebiyatı, İslam Dini, İslam’ın Şartları, Nâbî, Pend-name, Hayri-nâme