- Uluslararası Bankacılık Ekonomi ve Yönetim Araştırmaları Dergisi
- Vol: 2 Issue: 1
- İktisatta Yeni Bir Yaklaşım: Davranışsal İktisat
İktisatta Yeni Bir Yaklaşım: Davranışsal İktisat
Authors : Melodi Buket Kanlioğlu
Pages : 103-116
View : 9 | Download : 3
Publication Date : 2019-05-02
Article Type : Other
Abstract :Ana akım iktisadın temel varsayımlarından biri olan birey, " Homoeconomicus ”tur ve her zaman faydasını en çoklaştırandır düşüncesi, günlük hayatta rasyonel olmayan yani irrasyonel davranışlarla kendini göstermektedir. Gerek krizlerin yaşanmasıyla, gerek firmaların zarar edip iflas etmesiyle, gerekte kaynakları etkin kullanma konusunda aldığımız kararlar çoğu zaman rasyonel değil irrasyonel kararlar olmaktadır. Bu duruma sebep olan en büyük faktör ise psikolojidir. Ana akım iktisadın " Pür Rasyonellik” kavramına karşılık Herbert Simon " Kısıtlı Rasyonellik ” kavramını öne sürerek aldığımız kararlarda her zaman tam bilgiye sahip olmadığımızı, tercihlerimizin tam ve geçişken olmadığını, zevklerimizin değişebileceğini ifade etmek istemiştir. Klasik dönemde Smith, Mill ve Bentham gibi önemli kişilerin çalışmalarında psikolojik faktörler bulunsa da dönemin yapısı gereği iktisat biraz daha matematiksel bir yapıyla ele alınmıştır. Özellikle 20.yy sonrası psikoloji ve iktisat alanında yaşanan pozitif gelişmeler, Kahneman ve Tversky’nin bu alanda Nobel ödülü alması ve Herbert Simon’un katkıları iktisadı psikolojiye yeniden yaklaştırarak "Davranışsal İktisadın” doğmasına zemin hazırlamıştır. Geçmişte olduğu gibi bugünde sosyo-ekonomik olayları anlamamızda ve politika üretmemizde geleneksel iktisat teorisi oldukça yardımcı olmaktadır. Fakat temel varsayımları olan " Pür Rasyonellik ” ve " Fayda Maksimizasyonu ” çerçevesinde var olan modellerin açıklanma oranı da düşmektedir. Bu noktada iktisatla psikolojinin sentezi olan ve ölçümlerinde de deneysel iktisadı kullanan davranışsal iktisat, ana akım iktisadın açıklanma gücünü arttıran bir unsur olmaktadır. Finansal krizlerin yaşandığı, küçük olasılıklara büyük önemler atfetmemiz ve neticesinde zarar ettiğimiz, yüksek getirisi olacak düşüncesinden hareketle saadet zincirlerine fırsat verip büyük balonların patladığı bir dünyada, Neo Klasiklerin ifade ettiği " Rasyonel İnsan ” kavramını " Kısıtlı Rasyonelite ” olarak kabul etmek ve ufak dürtmeler neticesinden davranışsal iktisat ile kayıplarımızı minimize edecek şekilde politika yapmanın mümkün olduğu düşünülmektedir. Bu çalışmada rasyonellik kavramının yeniden ele alınması ve de iktisat ve psikolojinin bir arada kullanılması durumunda etkin politikaların ortaya çıkabileceği görüşü üzerinde durulmaktadır.Keywords : Davranışsal İktisat, Deneysel İktisat, Psikoloji-İktisat, İrrasyonalite