- Anemon Muş Alparslan Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi
- Vol: 1 Issue: 2
- TASAVVUF FELSEFESİNDE ZİKİR KAVRAMI
TASAVVUF FELSEFESİNDE ZİKİR KAVRAMI
Authors : Mehmet Özgen
Pages : 215-227
View : 10 | Download : 4
Publication Date : 2015-03-16
Article Type : Research
Abstract :Tasavvufun özü Sonsuz Varlığa ulaşma çabasıdır. Bu çaba iki temel boyut içermektedir. Birinci boyut sufinin kendi varlığını Tanrı’ nın varlığı karşısında tamamen yok etmesi, benliğini O’nun varlığı karşısında tamamen eritmesidir. Ancak bu yolla zihnin ego/ben bilinci kırılır, böylece bu sahte ve sınırlı benlik bilinci yerine gerçek ve Sonsuz Ben bilinci gelip zihne yerleşir. Formun Üstü İkinci boyut ise sofinin kalbine uygun bir zikirle kendi nefsini terbiye etmesidir. Bu da ancak nefsin mertebelerini tanımak ve kendi mertebesine uygun zikrin/virdin onu tanıyan mürşit tarafından kendisine verilmesi ve bu zikri/virdi onun sürekli uygulaması ile mümkündür. Sufiyi Varlık aşkına yönelten ve onu huzurla dolduran işte bu zikrin nurudur.Sufinin yaşam felsefesinde zikir, karanlıkları aydınlatan bir feneridir. Çünkü sufi için sürekli zikir aslında zihnin en önemli hastalığı olan gaflet ve nisyan/ unutmak hastalığından kurtulmak için yapılan çaba anlamına gelir. Gaflet ve nisyan insan doğasının açık olan zihnini, sonradan kapalı bir hale getiren ve sufinin çokça dikkat etmesi gereken iki önemli özelliklerdir. Zikir, ancak gaflet ve nisyan sufide azalmaya başladığında sufi değişir ve zikir onun psikolojik hallerini dönüştürmeye başlar.Zikrin özü nefsi eritmek/terbiye etmektir. Nefsi eritmeyen zikir, zikir sayılmaz. Hakkı zikir etmek O’ndan başkasını unutmakla yetkinleşir. Zikir sufinin Hak’ın isimlerini belli bir bilinçle sürekli tekrarlayarak onu anmasıdır. Zihin neyle meşgul olursa; zihin ondan ibaret olur. Bu nedenle doğru zikir önemlidir.Tam bir zikir, ilahi bir suret olmasından dolayı insanı kâmildeki yetkinliklerin gerçekleşmesi anlamına gelir. İlahi suretin temel ayırıcı özelliği akıl, gönül ve bilinç sahibi olmaktır. Hakkı zikir, hak bilincini uyandırır. Yaratılışın amacı olan mutluluk, varlığın özünü hatırlamaktan başka bir şey değildir. Bunun için ihsan bilinciyle Mutlak Varlığı görüyormuşçasına onu zikre devam etmek gerekir.Keywords : Zikir, Zihin Felsefesi, İnsanı Kamil, İsimlerin Tecellisi, Mutluluk