Nâziât Suresi Örnekleminde Nahvî Te’vîl
Authors : Süleyman Mahmut Kayagil
Pages : 303-324
Doi:10.51450/ilmiyat.1171707
View : 23 | Download : 21
Publication Date : 2023-06-30
Article Type : Research Article
Abstract :Bu çalışma, Nâziât suresi örnekleminde dil açısından tev’îl (nahvî te’vîl) gerektiren cümleleri konu edinmiştir. Cümle veya terkibin nahiv açısından kaide dışı olması sebebiyle değerlendirilerek yorumlanmasına nahvî te’vîl denir. Her dilde olduğu gibi Arap dilinde de cümle ögeleri birbiriyle belirli kurallar çerçevesinde ilişki içerisinde bulunmaktadır. Bu ilişkinin niteliği, onların anlama olan katkısını da belirler. Ancak; ögeler arasındaki irtibat her zaman dilbilgisi kuralları ile disipline edilemeyebilir. Kural dışı diye niteleyebileceğimiz böyle durumlarda, "te’vîl” mekanizması devreye girer. Nahvî te’vîl kaçınılmaz bir zorunluluk olunca, zamanla kendi içinde bazı disiplinleri ve standartları oluşturulmuştur. Bunlar, sözden düşürülen cümle unsurları ve bu unsurların yorumlanması ameliyesi (hazif-takdir); kurallarla disiplin altına alınmış doğal söz diziminin ihlal edilmesi ve bunun anlama yansımalarının tespiti (takdim-tehir); cümlenin bir ögesi nahiv açısından uyuşmazlık yaşadığında ona kendi anlamından farklı bir anlam yüklenmesi şeklinde yapılan uygulama (manaya haml); bir kelimenin başka kelimenin anlamını daha ifade etmesi, dolayısıyla ona iki kelime gücü kazandırılması; aynı şekilde geçişli fiilin geçişsiz, geçişsiz fiilin de geçişli anlamda kullanılması (tazmin); cümlede anlam açısından fazlalık oluşturmasa bile, nahiv kurallarına göre orada bulunmaması gereken kelime veya ifadenin tespiti (ziyade) şeklinde sıralanabilir. Nahvî te’vîlin gelişmesinde önayak olan esas etkenin Kur’an-ı Kerim olduğu söylenebilir. Aynı şekilde te’vîlden en fazla nasibini alan metnin de Kur’an-ı Kerim metni olduğu söylenebilir. Nâziât suresiyle ilgili İslam tarihi boyunca birçok yorum ve tefsir çalışması yapılmıştır. Araştırma sırasında bu durum göz önünde bulundurulmuş, ilk dönemden itibaren günümüze kadar yazılmış eserler dikkatle incelenmiş ve bu eserlerde kırıntı halinde dağınık şekilde mevcut olan nahvî te’vîller tespit edilmiştir. Elde edilen bulgular, Arapça dilbilgisi açısından değerlendirmeye tabi tutulmuş ve gerekçeleri ortaya konmuştur. Nâziât suresi bağlamında nahvî te’vîl incelendiğinde ortaya şu sonuçlar çıkmaktadır: Nahvî te’vîl, bazen meallere de yansıyan mahzuf kelimenin takdir sebebini, dil kurallarını işleterek izah eder. Yemin cümlesinde mahzuf "uksimu” fiilinin takdir edilmesi bu kabildendir. Nahvî te’vîl yerine göre tenvînu’l-ivaz örneğinde olduğu gibi, cümlede bir harfin işaret ettiği mananın kapsamını belirler. Bazen de cümle-i ta’lîliyye örneğinde olduğu gibi cümle türlerini açıklar. Dolayısıyla da cümlenin hangi sorulara cevap olarak geldiğini tespit eder. Cümlede, ögelerin nahiv kurallarıyla tespit edilmiş doğal bir sıralaması vardır. Bu sıralama bozulduğunda nahvî te’vîl devreye girer ve ögelerin yerlerini tespit eder. "إِلَى رَبِّكَ مُنتَهَاهَا / Sadece Rabbindedir ona dair nihaî bilgi.” (en-Nâziât 79/44) ayetinde muteallıkın öne geçmesi bu kabildendir. Nahvî te’vîlin her zaman anlama katkı sağlaması beklenmez. Nahvî te’vîl bazen manayı doğrudan etkilediği gibi, bazen de etkilemez. Mevcut cümle yapısının te’vîle ihtiyacı varsa onun dilbilgisi kriterleri çerçevesinde nahvî te’vîl yoluyla izah edilmesi de nahvî te’vîlin yerine getirdiği görevlerdendir.Keywords : Arap Dili, Nahiv, Nahvî Te’vîl, Dilsel Yorum Metotları, Nâziât Suresi.