Hadisler ve Tıbb-ı Nebevî Rivâyetlerinde Uykuya Yaklaşım
Authors : Ömer Özpinar
Pages : 129-155
Doi:10.51450/ilmiyat.916783
View : 7 | Download : 4
Publication Date : 2021-06-30
Article Type : Research
Abstract :İnsanlık tarihinin başlangıcından itibaren gerek filozofların gerekse dinlerin uyku ile ilgilendikleri bilinmektedir. Günümüzde de özellikle psikoloji ve psikiyatri başta olmak üzere çeşitli bilim dalları uyku üzerine araştırmalar yapmakta, uykuyla ilgili nasıl ve niçin sorularına cevap aramaktadır. İslam dini de Kur’ân-ı Kerîm ve hadisler vasıtasıyla uykunun üzerinde çeşitli yönleriyle durmaktadır. İslam literatüründe uyku ile ilgili meseleler Kur’ân ve sünnet bütünlüğü açısından bir uyum içinde ve çok yönlü olarak ele alınmaktadır. Yapılan incelemeler neticesinde bu bilgilerin güncel uyku araştırmalarıyla da uyumluluk arz ettiği görülmektedir. Nitekim Kur’ân ve hadîsler, uykuyu insanî bir özellik, ihtiyaç ve metafizik bir deneyim olarak ele almaktadır. Bu bağlamda uykunun, insana zaaflarını ve acziyetini hatırlatan beşerî bir tecrübe olduğu vurgulanmaktadır. Daha da önemlisi, ölüm ve dirilişin nasıl olacağına insanı ikna eden ve günlük uygulanan bir sınama olduğu bildirilmektedir. Hz. Peygamber’in sünnetinde uykuyu ibâdete dönüştürecek, onu kulluk şuurunun ve dinî yaşantının bir parçası haline getirecek ilkeler ve tavsiyeler üzerinde durulmaktadır. Bu konudaki hadîslerin genel değerlendirmesinden uykunun ve uyumanın Müslümanlar açısından ibâdet, ahkâm, ahlâk, âdâb ve sağlık konularını ilgilendiren yönleri bulunduğu anlaşılmaktadır. Şöyle ki, hadîslere göre uyku vakitlerinin ibâdetlere göre düzenlenmesi ve ibâdetleri aksatmayacak bir planlama dâhilinde olması esastır. Öte yandan ibâdetlerin edâ edilmesinde uykusuz kalınmaması ya da fazladan ibâdet yapacağım derken bedenin uykudan mahrum bırakılmaması gerekmektedir. Bu açıdan uyuma da ibâdete dâhildir denilebilir. Uykunun ibâdetle ilgili bir diğer boyutu uyumaya hazırlanmanın bir ibâdet şuuru ve niyetiyle yerine getirilmesidir. Uykunun ahkâma yönelik boyutu ise dinî mükellefiyetlerin çoğunu ortadan kaldıran bir durum olmasıyla alakalıdır. Sorumluluğun illeti olan akıl ve bilincin ortadan kalkmasıyla, âdeta uyku fıkhı diyebileceğimiz farklı bir mükellefiyet alanına geçilmiş olunmaktadır. Uykunun ahlâk ve âdâbla ilgili yönüne gelecek olursak uykuyla ilgili zengin bir birikim oluşturan hadîsler, bu meselede ahlâk ve tasavvuf kurallarına yön vermektedir. Az uyumak (kıllet-i nevm), uykuyu gaflete dönüştürmemek için tedbir almak, bedenin ve gözlerin hakkını yerine getirmek, uykuya hazırlık aşamasında ve uyuma biçiminde sünnete uymak şeklindeki âdâb ve ilkelerin temelini oluşturan bu hadîslerde uykunun sağlıkla ilişkisine de dikkat çekilmektedir. Bu bağlamda gece-gündüz uyku vakitlerine, uyku düzenine, yatış şekline, yatılan yere ve uyumanın bedenin hakkı olduğuna dikkat çekilmektedir. Uykunun sağlıkla ilgili yönlerine işaret eden bu rivayetler, hem geniş hacimli hadîs kitaplarının farklı bölümlerinde hem de tıbb-ı nebevî konulu eserlerde bir araya getirilmiştir. Tıbb-ı nebevî kaynaklarında Hz. Peygamber’in uygulamaları ve tavsiyeleri ile yazıldıkları dönemin uykuyla ilgili tıbbî verileri bir arada ele alınmaktadır. Her dönemde olduğu gibi hadîslerdeki uyku ve sağlık ilişkisine dair bilgilerin, bugün de geçerliliğini koruduğu ve modern uyku araştırmalarındaki bulgularla örtüştüğü görülmektedir. Uykuyla ilgili rivayetlerin, muhteva itibariyle insanın beden ve ruh sağlığını düzenleyecek, dünya ve âhiret esenliğine vesile olacak nebevî öğreti ve ilkeleri ortaya koyduğu aşikârdır. İşte bu makalede uykuyla ilgili nakiller konu bütünlüğü içinde incelenerek, hadîslerde uykuya yaklaşım ana konularıyla belirtilmeye çalışılacak ve bunun tıbb-ı nebevî çerçevesinde değerlendirilmesi yapılacaktır.Keywords : Hadis, Sünnet, Uyku, Sağlık, Tıbb-ı Nebevi