مفهوم "البدعة" عند الإمام البركوي وموقفه منها
Authors : Salim Sancakli
Pages : 281-299
Doi:10.51450/ilmiyat.915215
View : 14 | Download : 10
Publication Date : 2021-06-30
Article Type : Research
Abstract :Allah Teâlâ Kur’an-ı Kerim’i dünya ve ahirete ait bütün konularda insanlar için bir hidâyet kaynağı olarak indirmiş, Peygamber Efendimiz’i (s.a.v.) de Kur’an’ı açıklamak ve hükümlerini uygulamakla görevlendirmiştir. Dolayısıyla Peygamberimizin açıklama ve uygulamaları sünneti teşkil etmektedir. Bu yüzden Kur’an-ı Kerim açısından sünnet, İslam dininin vazgeçilmesi mümkün olmayan fevkalade önemli bir kaynağıdır. Yüce Allah birçok âyet-i kerîmede sünnetin önemine vurgu yaparak müminlerin sünnete başvurmalarını, Kur’an-ı Kerim’le beraber sünnete de uymalarını emretmiştir. İslâmî ilimlerin hemen her dalında, elliyi aşkın ve çoğu da Arapça olmak üzere birçok eser telif etmiş olan İmam Birgivî, 14. asır Osmanlı Devleti’nin en meşhur âlimlerinden birisidir. İmam Birgîvî eserlerinde, dünya ve ahiretin saadet ve selametine ulaşmanın yolunun ancak Kur’an ve sünnete tabi olmakla gerçekleşebileceğini ifade eder. Birgivî, dinî konulardaki bütün görüşlerini Kur’an ve sünnete dayandırmaya çalışırken, bir taraftan da Selef-i Salihinin sözlerine de çok ehemmiyet verir. Çünkü Sahabe ve Tabiin sünneti en iyi bilenlerdir. Dolayısıyla sünnete uymak, onlara uymak ile gerçekleşecektir. Böylece Birgivî’nin sünnete olan kuvvetli bağlılığı onun bid‘atlerle olan mücadelesini artırmıştır. Zira Birgivî’nin en önemli özelliği, dini konularda yanlışlıklara tahammül edememesi ve bu yanlışlıkları "emr-i bil-marûf, nehy-i ‘anil-münker” çerçevesinde düzeltmeye çalışmasıdır. Yegâne arzusu, Kur’an ve sünnet ölçüleri içerisinde yaşamak olan Birgivî, yaşadığı toplumda yaygın hale gelen pek çok yanlış uygulamayı Kur’an ve sünnete aykırı bulup bunları bid‘at olarak nitelendirmiş ve bu uygulamaların düzeltilmesi için bütün gayretini sarf etmiştir. Bu mücadelesiyle Birgivî, "sünnetleri ihya, bid‘atleri yok etme” faaliyetlerini yaşadığı döneme aksettirmiştir. Peygamberimizden ve Hulefâ-i Râşidinden sonra, itikadi ve ameli konularda eksiltme veya artırma niteliğinde ortaya çıkan şeyleri bid‘at olarak kabul eden Birgivî, şeriata aykırı olmayan örf ve adetler ile ilgili konularda sonradan icat edilen şeyleri din ile alakalı olmadığı için bid‘at olarak görmemiştir. Bu anlayışıyla Birgivî, sünnet-bid‘at ilişkisiyle ilgili karışıklıklara da ışık tutmuş, bu karışıklığın çözümlenmesinde yardımcı olmuştur. Birgivî’nin sünnet konusundaki hassasiyeti, her alanda sünneti müdafaası, bid‘atler karşısındaki tavrı ve bid‘atlerle mücadelesi, İbn-i Teymiye’nin bu konudaki tutumuna benzetilmiş ve Birgivî’nin İbn-i Teymiye’den etkilendiği öne sürülmüştür. Aslında Birgivî’nin bu tavırları, İbn Teymiye’nin tutumu ile benzerlik gösterse de aynı değildir ve her ikisinin vardıkları neticeler de oldukça farklıdır. Bu makale, İmam Birgivî’nin bid‘at ve hurâfelere karşı olan tavrı hakkındadır. Makalede Birgivî’nin bid‘atlere karşı olan tutumunu çeşitli yönleriyle gerek Türkiye’de gerekse İslâm ülkelerinde büyük şöhrete ulaşan risale ve kitaplarından derleyerek açıklamaya çalıştık. İlmi, görüşleri, zühd ve takvâsı, dine karşı olan hassasiyeti, insanlara nasihat etmedeki duyarlılığı ile, yaşadığı dönemi ve sonrasını etkileyen bu değerli âlim, yoğun ilgisini gerçek İslâm’ın açıklanması ve dinin kendisine izafe edilen bid‘at ve hurafelerden temizlenmesi ile ilgili çalışmalara yöneltmiş, bid‘at konusuna özel bir önem atfetmiştir.Keywords : Kelâm, İslâm, Sünnet, Bid‘at, Birgivî