- Tahkik İslami İlimler Araştırma ve Neşir Dergisi
- Vol: 3 Issue: 2
- Muhammed b. Ahmed et-Tarsûsî’nin İrâde-i Cüzʾiyye ve İnsan Fiillerine Dair "Taʿdîlü’l-akvâl fî ...
Muhammed b. Ahmed et-Tarsûsî’nin İrâde-i Cüzʾiyye ve İnsan Fiillerine Dair "Taʿdîlü’l-akvâl fî mesʾeleti halki’l-ʾaʿmâl" Adlı Muhtasar Risâlesinin İnceleme, Tahkik ve Tercümesi
Authors : Mustafa Borsbuğa
Pages : 215-246
Doi:10.5281/zenodo.4394252
View : 23 | Download : 5
Publication Date : 2020-12-31
Article Type : Research
Abstract :Bu çalışmada öncelikle Muhammed b. Ahmed et-Tarsûsî’nin (ö.1145/1732) irâde-i cüzʾiyye ve insan fiilleri hakkında yazdığı muhtasar risâlesi muhteva açısından tetkik edilecek, ardından da risalenin tahkik ve tercümesi yapılacaktır. Müellif, risâlesini "makâm” şeklinde isimlendirdiği iki bölüme ayırarak ilk makâmda insan fiilleri konusunda mezheplerin itidalden savrulmasına neden olan "İhtiyârî ve zorunlu (ızdırârî) fiiller arasındaki ayrımın kesin oluşu” ve "Naslarda mevcut olan ve Allah’ın insan fiilleri de dahil her şeyin yaratıcı olduğu” şeklinde iki ilkeye dikkat çeker. Buna göre ilk ilke Cebriyye, ikincisi Kaderiyye tarafından göz ardı edilmiş ancak selef âlimleri bu iki ilkeyi de dikkate alarak meseleyi anlamaya çalışmışlardır. Müellif, Eşʿarî’nin de bu konuda cebre düştüğünü söyleyerek "ashâbımız” dediği Mâtürîdîlerin yaklaşımını ön plana çıkarır. Müellif, Mâtürîdîlerin fiilin anlamları üzerinden "fiilin varlığa getirilmesi” (îkâʿ) ve "îkâʿ ile meydana gelen şey” (el-hâsıl bihi) şeklinde yapmış oldukları ikili ayrımla; ilkinin yaratmaya konu olmaması sebebiyle hem insanın özgürlüğünü tespit ettiklerini hem de Allah’ın her şeyi yaratması prensibini muhafaza ettiklerilerini söylemektedir. Müellif, ilk makâmı bitirirken Mâtürîdîlerin bu görüşünün selefin benimsediği görüşle aynı olduğunu söyleyerek selefle Mâtürîdîleri birbirine yakınlaştırmaya çalışmaktadır. Bu risâlenin Selef ve Matûrîdi düşüncenin uzlaşmasına nüve teşkil edecek iz düşümlerinden ötürü özgün olduğu söylenebilir. Müellif, ikinci makâmda önce hüsün-kubuh kavramlarının tanımlarını yapar ardından da bu iki mesele hakkında belirleyici olan âmilin akıl mı yoksa şeriat mı olduğunu izah etmeye çalışır. Müellif, hüsün-kubuh meselesinde mezheplerin konuyla ilgili yaklaşımlarını zikreder ve Eşʿarî ile Muʿtezile’nin bu konuda isabetli olmadıklarını söyler. Mâtürîdîlerin hüsün-kubuhla ilgili olarak "Fiillerden bir kısmının zâtı gereği hüsnü ve kubhu gerektirdiği ve diğer bir kısmının ise zâtı gereği hüsnü ve kubhu gerektirmediği” şeklinde yaptıkları ayrımın daha tutarlı ve isabetli olduğunu zikreder.Keywords : İrâde-i Cüzʾiyye, Kesb, İnsan Fiilleri, Cebir, Tefvîz, Muhammed b. Ahmed et-Tarsûsî