- Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Dergisi
- Issue: 27
- 1923–1950 Döneminde Türkiye’de Nüfusu Arttırma Gayretleri ve Mecburi Evlendirme Kanunu (Bekârlık Ver...
1923–1950 Döneminde Türkiye’de Nüfusu Arttırma Gayretleri ve Mecburi Evlendirme Kanunu (Bekârlık Vergisi)
Authors : Yaşar Semiz
Pages : 423-469
View : 14 | Download : 7
Publication Date : 2010-12-01
Article Type : Other
Abstract :İki bölümden oluşan bu çalışmanın giriş kısmında devletin yönetim kadrosunda yer alanlarınnüfusun attırılması ihtiyacı ile ilgili görüşlerine yer verilmektedir. Çalışmanın birincibölümünde 1923-1950 döneminde Türkiye’de nüfusu arttırmak için yapılan doğrudanya da dolaylı yasal düzenlemeler ve gösterilen çabalar ele alınmaktadır. Bunların bellibaşlı olanlarını şu şekilde sıralamak mümkündür: 18 Mart 1926 tarihli Memurlar kanunu.Çok çocuklu hâkimlere yardım edilmesi ile ilgili 12 Haziran 1937 tarih ve 3253 sayılıkanun. 12 Haziran 1929 tarih ve 1525 sayılı halk arasında ‘yol vergisi olarak bilinen’şose ve köprüler hakkındaki kanun. 6 Mayıs 1930 tarih ve 1593 sayılı genel sağlık kanunu.Bu bölümde ayrıca belediyeler kanununda yer alan sağlığın korunması ve nüfusunarttırılması girişimleri, gizli nüfusun kayıt altına alınması ile yurt dışından geleceknüfusun iskânı da değerlendirilmiştir. Çalışmanın ikinci bölümünde Türkiye’de ‘ BekârlıkVergisinin’ nasıl gündeme geldiği ve gelişmelerin nasıl devam ettiği ele alınmaktadır.Burada verginin ilk defa vatan savunması için genç nüfusa aşırı ihtiyaç duyulduğu MilliMücadele yıllarında gündeme geldiği vurgulandıktan sonra. I. Meclise Canik (Samsun)Milletvekili olarak katılan Hamdi Bey’in ilk bekârlık kanunu teklifini 19 Ekim 1920’deTBMM’ye sundu. Onu Erzurum Milletvekili Salih Efendi’nin 22 Şubat 1921’deki teklifiizledi. Her iki teklifin I. maddesine göre TBMM Hükûmeti’nin kontrolü dâhilinde bulunanyerlerde evliliğin başlangıç yaşı 18 sonu 25’tır. 25 yaşını doldurup da mazeretsizolarak evlenmeyenler bekârlık vergisi ile mükellef olacaklardı. O dönemde her iki teklifde yasalaşmadı. Ancak konu 1950’ye kadar hiç gündemden düşmedi. Milli Mücadele’densonra Anadolu’da nüfus çok azalmıştı. Bu nedenle Cumhuriyet’in ilanından sonra nüfusuarttırmak için çeşitli arayışlara girildi. Bu arayış içinde Yozgat Milletvekili SüleymanSırrı Bey ilki 1929 yılında olmak üzere 1932, 1940 ve 1944 yıllarında Meclise bekârlıkvergisi için kanun teklifleri sundu. Süleyman Sırrı Bey teklifini sunarken bundan beklediğifaydaları şu şekilde açıklamıştı: ‘Çok çocuklu fakir ailelere yardımda bulunmak içinbekârlardan vergi alınmasını teklif ettim. Teklifim bekârları evlenmeğe mecbur etmekdeğil Sadece onları evlenmeğe teşvik ve çok çocuklu ailelere belli ölçülerde de olsa destek sağlamak içindir’. Konu meclis tutanaklarından halkın gündemine de yansıdı. Gazetelerdevergi tasarısı günlerce tartışıldı. Anketler düzenlenerek halkın ve aydınların görüşlerineyer verildi. Tartışmalar kimine göre bir hayaldi. Onlara göre Türkiye’de zaten insanlaryeteri kadar erken yaşlarda evleniyor ve nüfus artışını sağlayacak kadar da çocukdünyaya geliyordu. Asıl sorun doğan çocukların yaşatılamaması idi. Bu yüzden bekârlıkvergisi koymak yerine doğan çocukların yaşatılması için önlem alınması gerektiğini ilerisürüyorlardı. Buna karşılık kanun tasarısının hayata geçirilmesi için uygun zamanın beklenmesigerektiğini savunanlar, bekârlardan alınacak verginin çocuk ve anne sağlığı ileçok çocuklu aileler için harcanacağını ileri sürmüşlerdi. Süleyman Sırrı Bey’in teklifibirkaç defa reddedilmesine rağmen 1949 yılında dolaylı şekilde de olsa ‘gelir vergisi’kanununun 90. Maddesi ile bekârlık vergisi ‘bekârlık zammı’ adi ile yasallaştı.Keywords : bekârlık vergisi, nüfus, anket, meclis, gelir vergisi