AĞRI FİZYOPATOLOJİSİ
Authors : Ülker Yağci, Mustafa Saygin
Pages : 209-220
Doi:10.17343/sdutfd.444237
View : 15 | Download : 4
Publication Date : 2019-06-01
Article Type : Review
Abstract :Ağrı, insanların hayatlarına rahatsızlık vermekle beraber aslında vücudun verdiği korumaya yönelik bir sinyaldir. Ağrı fizyolojisindeki süreç nosiseptör adı verilen özelleşmiş reseptörlerin ağrı oluşturabilecek uyaran tarafından aktive olması ile başlar. Aδ lifleri hızlı; C lifleri ise yavaş ağrı uyarısını taşıyarak kortekste duygusal ve bilişsel ağrı oluşumundan sorumlu bölgelerle buluşuncaya kadar ağrı algısı gerçekleşmez. Ağrı sınıflandırılmasında bulunan ve önemli hastalık popülasyonunu oluşturan nöropatik ağrılar ise periferik veya merkezi sinir sisteminin hasarı veya işlev bozukluğunda ortaya çıkar. Ağrı sıklıkla yanıcı, keskin karakterlidir ve bazen elektrik çarpması şeklinde tarif edilir. Kimi zaman uyarı varlığından bahsetmeden oluşan ağrıda bellek kavramını bilmek gerekir. Ağrı belleğimizin çalışması, reseptörlerce değişimler sonucu gerçekleşmektedir. Son zamanlarda ağrıda rol alan fizyolojik ve kimyasal mekanizmaların anlaşılması ile ağrı tedavisinde önemli gelişmeler sağlanmıştır. Yeni tedavilere yol açacak olan reseptör ve transmitter ilişkisini tanımlamak araştırmacılar adına önem taşımaktadır. Ağrı fizyopatolojisi hakkındaki bilgilerimizi geliştirerek yenilemek, klinik ve araştırma sahasında gelişen teknolojik unsurlarla insanoğlunun yaşam kalitesini arttırıcı, etkin ve güvenilir tedaviler sunulmasında temel oluşturabilir.Keywords : Ağrı Fizyopatolojisi, Glutamat, P maddesi