- RumeliDE Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi
- Issue: 15
- "Kötülüğün Sıradanlığı": Aleksandr Soljenitsın’ın Sovyet çalışma kampı izlenimlerini Hanna...
"Kötülüğün Sıradanlığı": Aleksandr Soljenitsın’ın Sovyet çalışma kampı izlenimlerini Hannah Arendt’in kavramlarıyla okumak
Authors : Duygu ÖZAKIN
Pages : 431-449
Doi:10.29000/rumelide.580703
View : 10 | Download : 2
Publication Date : 2019-06-21
Article Type : Research
Abstract :20. yüzyıl dünya siyasi tarihinde toplama ve çalışma kampları, rejimle bireyin çatıştığı ya da çatışma tehlikesinin varsayıldığı dönemlerde kurularak toplumsal tasfiyelerin aracı haline getirilmiş olan sistematik cezalandırma mekânlarıdır. Kamp yaşamının kıskacında insan, toplumsal konumundan koparılmış olarak, "çıplak hayat”la; salt biyolojik ihtiyaçları doğrultusunda bir bağ kurar. Bu bağ, kamplardan kurtulmayı başaran Primo Levi, Varlam Şalamov, Yevgeniya Ginzburg gibi edebiyatçıların anılarının yanı sıra, biyolojik yaşamın politikanın ufkuna dâhil edildiği kırılma noktalarını soruşturan Hannah Arendt gibi düşünürlerin de çalışmalarına konu olmuştur. Bu çalışma, 1970 yılında Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanan Rus yazar Aleksandr Soljenitsın’ın, Gulag olarak adlandırılan Sovyet ıslah ve zorunlu çalışma kamplarında bir mahkûmun tek günlük hikâyesini anlattığı "İvan Denisoviç’in Bir Günü” adlı otobiyografik eserini, 20. yüzyılın etkin düşünürlerinden Hannah Arendt’in toplama kampları ve totalitarizmin kaynaklarına ilişkin çıkarımlarını kılavuz edinerek incelemeyi amaçlar. Bu çalışmada, kamp düzeneğini yaratan tarihi koşullar ve sistemin kurucusu olan siyasal aktörlerin eylemleri, Arendt’in "kötülüğün sıradanlığı” anlayışından yola çıkılarak çözümlenmiştir. Böylelikle katı kamp uygulamalarının, yaşamı öncelikle bedensel gereksinimleri giderme mücadelesine dönüştürerek, mahkûmları kendilerine yabancılaştırması ve bu olumsuz tecrübenin Soljenitsın’ın eserine yansıması üzerinde durulur.Keywords : Arendt, Soljenitsın, beden politikaları, kamp, Gulag