- Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Dergisi
- Vol: 3 Issue: 2
- Ârâyı Bilmek mi Arayabilmek mi?
Ârâyı Bilmek mi Arayabilmek mi?
Authors : Ismail Güleç
Pages : 25-40
View : 9 | Download : 4
Publication Date : 2022-12-23
Article Type : Research
Abstract :XVI. yüzyıl Türk edebiyatının önde gelen şairlerinden biri de Hayâlî Bey’dir. Yazdığı şiirler, henüz hayatta iken okunmuş, dilden dile aktarılmıştır. Devrin padişahının huzurunda şiirleri okunacak kadar başarılı bir şairdir. Kendisinden sonra gelen şairlerce takip ve taklit edilecek kadar başarılı ve usta şairdir. Dünya malına değer vermeyen, giyim kuşamına pek dikkat etmeyen, büyük bir şair olmasına rağmen kibirlenmeyen, güzelliğe düşkün, rind-meşrep olan Hayâlî Bey’in bu özellikleri şiirlerine de yansır. Hoşgörülü ve dost canlısı olan şair sataşılmadıkça kimseyi hicvetmez ve kavgadan hoşlanmaz. Hayâlî Bey’in "Bilmezler” redifli gazelinin matla beyti Türk edebiyatının en çok bilinen beyitleri arasında yer alır. Bu beytin ilk mısraı araştırmacılar tarafından "arayıbilmek” ve "ârâyı bilmek” olarak iki farklı anlama gelecek şekilde nesre çevrilir. Anlamı üzerinde tartışma olan bir beyti tahlil etmenin ve anlamaya çalışmanın birçok yolu vardır. Şairin şahsiyeti, diğer şiirleriyle karşılaştırılması, şiirin kim için ve neden yazıldığı, imlası, gazelin bütünlüğü içindeki yeri, kelimenin diğer şairler tarafından kullanılması, vezin kafiye ve redif, söz sanatları ve gazele yazılan tahmis, tesdis, tazmin ve nazireler kelimenin hangi anlama geleceği konusunda yararlanacağımız araçlardır. Bu makalede, bu iki çeviriden hangisinin neden olması gerektiği farklı bakış açılarıyla değerlendirilip tartışıldıktan sonra bu araçların kullanımı bir örnek üzerinden gösterilmeyeKeywords : Bilmezler redifli gazel, gazel inceleme yöntemi, Hayâlî Bey