- Osmanlı Medeniyeti Araştırmaları Dergisi
- Sayı: 20
- Bir Özge Temâşâ: Gelibolulu Âlî’nin “Der-Beyān-ı Seyr ü Sülūk-i Rūḥānı̇̄” Kasidesinde Varlık ve İdra...
Bir Özge Temâşâ: Gelibolulu Âlî’nin “Der-Beyān-ı Seyr ü Sülūk-i Rūḥānı̇̄” Kasidesinde Varlık ve İdrak
Authors : Hilal Yiğit
Pages : 281-297
Doi:10.21021/osmed.1410334
View : 131 | Download : 175
Publication Date : 2024-03-15
Article Type : Research
Abstract :Bu çalışmada Gelibolulu Âli’nin seyr-i süluk hakkında söylediği kasidesi hâl, varlık ve idrak bakımından incelenmiş, şairin kaside boyunca yaptığı yolculuk tetkik edilmiştir. Gelibolulu Âli, varlığı tabir edilmesi gereken bir rüya olarak görür ve uyanıkken gördüğü bir başka rüyada yolculuğa başlar. Sevgilinin gül bahçesinden devşirdiği himmetle yola koyulan şair bu ruhanî yolculukta özge âlemlerde dolaşır. Sekr hâli ile akıl ve kevn ü fesad kaydından kurtulur, hayli huzur bulur. Mücellâ ayinede, kendisini ve halkı görmez Hakk’ı görür, sonra yalnızca halkı görür sonra yine Hakk’ı görür ve sonra kendisini ve Hakk’ı görür en son yine kendisini görür. Fena hâlinin tesiriyle zaman zaman şathiyeye de düşen şair, sâkinken seyr hâlindedir. Bu yolculukta Hak, varlık ve insan arasındaki nispetleri farkedip idrak etmek isteyen şair, fikr-i muammayı çözmek gayretindedir. Hakk’ın kuşatıcılığı ve ihata edilemezliği karşısında sayısız nispetler içinde a’yanın varlığını, eşyanın ve Âdem’in Hakk’ın varlığı karşısındaki konumunu idrak eder. Fakat bu eşya çokluğuna itibar etmez. O sevgilinin, musahibi ve yüce arşında tahtının misafiridir. Şairin bu yolculukta çokça şahidi vardır ve aradığı ancak kendisidir. O kendisini idrak ederek Hakk’ı idrak etmek gayesindedir. Onun bu hâli aynı zamanda sırrını ve mertebesini ifşa etmek demektir. Sevgilinin dudaklarını zikrederek ihya olan şair kasidenin sonunda temyizi bularak sahv hâline döner.Keywords : Gelibolulu Âlî, Seyr ü Süluk, Rüya, Sekr, Sahv