- Osmangazi Tıp Dergisi
- Vol: 42 Issue: 4
- Palliative Care Need in Pediatric Intensive Care Unit: Single Center Experience
Palliative Care Need in Pediatric Intensive Care Unit: Single Center Experience
Authors : Gürkan Bozan, Ener Çağrı Dinleyici, Gülçin Bozan, Coşkun Yarar, Hasan Bora Ulukapi, Kürşat Bora Çarman
Pages : 357-362
Doi:10.20515/otd.526609
View : 16 | Download : 3
Publication Date : 2020-07-13
Article Type : Research
Abstract :Pediatrik palyatif tıp, hayatı ciddi derecede tehdit eden ve kaçınılmaz şekilde kısaltan durumlara sahip çocukların takibi ve bu çocukların hayat sonu bakımı konusunda birçok soruna çözümler üretmeye çalışan multidisipliner bir yaklaşımdır. Ancak dünyada ve ülkemizde bu hastalara özel palyatif bakım ihtiyaçlarının ve kapsamının düzenlenmesinin yetersiz olması nedeniyle pediyatrik palyatif bakım uygulaması henüz yaygınlaşmamıştır. Bu hastalar ülkemizde pek çok merkezde zaten yetersiz yatak sayısına sahip Çocuk Yoğun Bakım ünitelerinde (ÇYBÜ) takip edilmektedir. Palyatif bakım alan çocuklar bu süreçte trakeostomi, gastrostomi, santral venöz kateter, ventriküloperitoneal şant gibi tıbbi girişimler geçirmekte; hem hastanede kalış süreleri uzamakta hem de çeşitli antibiyotik dirençli hastane enfeksiyonlarına maruz kalmaktadırlar. Palyatif bakım alan hastaların ÇYBÜ' deki kültürlerinde saptanan patojenler ve antibiyotik direnci hakkında kapsamlı çalışmalar yapılmamıştır. Bu çalışmada ÇYBÜ’ nde palyatif bakım gerektiren hastaların tanıları, yoğun bakım takip süreleri, uygulanan cerrahi işlemler, kültür üremeleri, antibiyoterapiler ve maliyet hakkında verilerin değerlendirilmesi ile palyatif bakım ünitesi gerekliliği tartışıldı. Çocuk Yoğun Bakım Ünitesinde 70 günden fazla yatan hastaların tıbbi kayıtları geriye dönük olarak değerlendirildi. Çalışmaya dahil edilen 16 hastanın ortalama yatış süresi 195.4 gündü. Hastaların 3’ü (%21,42) tüm yaşamları boyunca ÇYBÜ’de takip edilmişti. Hastaların 7’si (%50) yaşamlarının %25 veya daha fazlasını ÇYBÜ’de geçirmişti. Hastaların büyük bir kısmında nöromusküler hastalık tanısı mevcuttu veya perinatal dönemde ortaya çıkan durumların sekeli nedeniyle takip edilmekteydi. Hastaların yarısında konjenital bir hastalık veya anomali mevcuttu. Hastaların biri malignite, biri de suda boğulma nedeniyle takip edilmişti. Hastaların 10’una (%71,42) trakeostomi, 9’una (%64,28) santral venöz kateter, 8’ine (%57,14) gastrostomi açıldı. Hastaların sadece 1’inde hiçbir kültürde üreme saptanmamışken geri kalan hastaların takipleri boyunca pek çok kez farklı dönemlerde dirençli suşlar da içeren kültür üremeleri olması üzerine ortalama 11 çeşit antibiyotik ve antifungal tedavi kullanıldı ve ortalama maliyet hasta başına 233.552,5 TL olarak hesaplandı.. Bu hastaların bakım ve takibinin yoğun bakımda devam etmesi hastane enfeksiyonlarının, antibiyotik direncinin ve tedavi giderlerinin artmasına neden olmaktadır. Çocuk palyatif bakım servislerinin açılması ve yaygınlaşması hem bu olumsuzlukların azalmasına hem de çocuğun ebeveynleriyle daha fazla vakit geçirmesine olanak sağlayacaktır. Biz bu çalışmada pediatrik yoğun bakım ünitesinde takip edilen ve palyatif bakım gerektiren hastaların özelliklerini ve deneyimimizi paylaştık. Çok merkezli ve örneklemi daha büyük olan çalışmalarla ülkemizdeki pediatrik palyatif bakımın niteliği daha da iyi belirlenebilecektir.Keywords : Palliative care, nasocomial infection, antibiotic resistance